Eserde denizci, eğitimsiz, kaba, güçlü, işçi sınıfa ait Martin Eden’in burjuva sınıfına ait Ruth’u görür görmez âşık olmasını ve bu aşk üzerinden bir dönüşüm yaşamasını okuruz. Bu aşk, Martin Eden’i üst sınıfa yükseltmek için gece gündüz çalıştırır. Okur, düşünür, eleştirir, tartışır ve sonunda kalemine güvenip yazar. Martin Eden yazar olacaktır ve Ruth ile bu sayede evlenecektir. Aç kalır, kötü şartlarda yaşar, ağır işlerde çalışır, uykusuz kalır fakat aşkı için mücadeleye devam eder. Bu mücadelenin sonunda birçok gerçeğe ulaşır. Hiçbir şeyin göründüğü gibi ya da hayallerindeki gibi olmadığını fark eder. O, artık burjuva sınıfının çok ötesine ulaşmıştır. Bu dönüşümü onun yüzeyselliği, gösterişi, basitliği fark etmesini sağlar. ”Martin Eden” eğitimin sadece parayla alınmadığını, insanın kendini sıfırdan var edebileceğini, başarıya ulaşabileceğini, aşkın insana neler yaptırabileceğini, insanların göründükleri gibi olmadığını, hırsı, işçileri, yoksulluğu, eşitsizliği, riyakârlığı, bireyciliği, yalnızlığı, yabancılaşmayı, hayal kırıklığını, aidiyetsizliği, en önemlisi de sınıf farkını ve çatışmasını anlatan yarı otobiyografik bir eser. Aynı zamanda içinde sosyolojiyi, psikolojiyi, felsefeyi de barındırıyor. Romanın sonu beni oldukça şaşırttı ve sarstı. Oldukça akıcı bir dile sahip ve merak unsurunun sonuna kadar devam ettiği eserde araştırıp bilgi edineceğimiz birçok konu var. Eserin sonuna eklenen açıklama kısmı da bu konuda bize yardımcı oluyor. Bu bölümler eseri okurken bizi yavaşlatıp yer yer sıkabiliyor. ”Martin Eden” sinemaya da uyarlanmış bir eser. En kısa zamanda izleyeceğim. Son olarak eseri okumadan önce Jack London’ın hayatı hakkında bilgi edinmenizi, daha sonra da eseri mutlaka okumanızı tavsiye ediyorum.

Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202392,3bin okunma

·

85 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Mızıka Kitaplık