8/1 Hz.İsa'nin akıbeti ile ilgili ayetler-I
E- Ayetin gramatik yapısı da yukarıdaki türden iddiaların kabul edilebilir olmadığını söylememizi gerektirmektedir. Şöyle ki;
Ayette geçen "bel" (bilakis) edatı, Yahudiler'in Hz. İsa'yı öldürdükleri iddiasının Kur'an tarafından reddinde önemli bir vurgu oluşturmaktadır. "Yani Onu öldürmeye muvaffak olamadınız; bilakis Allah onu kendi katına yükseltti"
Böylece Yahudiler'in iddiası ile gerçek durum arasındaki zıtlık, bu edat tarafından oldukça vurucu biçimde ortaya konmuş olmaktadır.
Öte yandan, yine ayetin metninde geçen "refe'ahullâhu ileyhi” (“Allah onu kendine yükseltti") cümlesinde (ref kelimesi ile birlikte kullanılan “ila edatı, buradaki “yükseltme”nin mecazî anlamda kullanılmış olması yahut "manevi mevkinin yükseltilmesi" gibi ihtimalleri ortadan kaldırmaktadır. Zira bu edat, hakkında kullanıldığı fiil, kişi veya nesnenin (meful) ulaştığı "son nokta"yı ifade eder.
Burada bu harfin, “ileyhi (kendine) denmek suretiyle Zat-ı İlahi'ye izafe edilmiş olması, özel bir ehemmiyet ve "teşrif" ifade eder. Yani "onu öldürmenize fırsat vermeden aranızdan alıp kendi katıma' yükselttim."
Şu halde, eğer burada herhangi bir mecazî anlatım ya da manevi mevkinin yükseltilmesi söz konusu olsaydı "ila harfinin ifade ettiği "somut anlatım"a, dolayısıyla "ila" harfine gerek olmazdı.
Kur'an'da bu kelimenin “ila harfi olmaksızın kullanılmış olması, bu söylediğimizi destekleyen en önemli hususlardandır. Yine Öztürk'ün mealinden birkaç örnek verecek olursak:
"İşte resuller! Biz onların bazısını bazısına üstün kılmışızdır. Allah, onlardan bazısıyla konuşmuştur. Bazılarını da derecelerle yüceltmiştir.
"Allah odur ki, gökleri direksiz yükseltmiştir..." ""Dileseydik onu, o ayetlerle yüceltirdik..."
"İşte bunlar, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz kanıtlardır. Dilediklerimizi derece derece yükseltiriz..." nekler daha da çoğaltılabilir. »
Örnekler daha da çoğaltılabilir.
Bütün bu ayetlerde aynı "ref" kelimesi geçtiği halde, onunla birlikte "ila" harfi kullanılmamıştır. Bu harfin, bahsimizin konusu olan Nisâ Sûresi 157. ayetinde “laf olsun diye" kullanıldığını söyleyemeyeceğimize göre, bunun bir anlamı olmalı değil midir?
İşin bu yönü bir yana, Kur'an'da "Kelimetullah", "Allah'tan bir ruh", "Dünyada da ahirette de itibarlı ve Allah'ın kendisine yakın kıldıklarından" gibi müstesna sıfatlarla anılmış olmasından, kadrinin Allah katında ne kadar yüce olduğunu bildiğimiz bir peygamberin eğer öldüğünü söylemek doğruysa- ölüme bağlı olarak şanının ve mevkiinin yükseltildiğinin söylenmesi Kur’an’ın üslubuna uygun değildir
Kur'an'da -adı zikredilen ve zikredilmeyen- birçok peygamberden bahsedildiği halde onlardan hiçbirisinin ölümü hakkında "ref kelimesinin kullanılmamış olması da dikkat edilmesi gereken önemli bir noktadır.
Burada şu soru da sorulmalıdır: Bir an için şöyle důşünelim: (Eğer bu ayetin Hz. İsa'nın öldüğünü anlattığını kabul edecek olursak) Yahudiler Hz. İsa'yı çarmıha germiş olsalardı ve Hz. İsa ruhunu çarmıhta teslim etmiş olsaydı, o zaman Allah Teala Hz. İsa'yı vefat ettirip kendi katına yükseltmiş"/olmayacak mıydı? Değişen ne vardır ki, olay böyle gelişmediği ve Yüce Allah Hz. İsa'yı Yahudiler'in emellerinden koruduğu halde özel olarak “Allah onu kendine yükseltti buyurulmaktadır?
Sözün özü,ayetteki bu birkaç yönlü vurgu,Hz.İsa'nin yüce kata çıkarılmasının"sıradan"bir olay olmadığını anlatmaktadır.
Sayfa 83 - RIHLE KİTAPKitabı okudu
·
119 görüntüleme
Aşağıda zikredeceğimiz ayetler, Öztürk'ün hazırladığı mealden alınmıştır:
1- "Biz, Allah'ın resulü Meryem oğlu İsa Mesih'i öldürdük' demeleri yüzünden. Oysaki onu öldürmediler, onu asmadılar da: sadece o onlara benzer gösterildi. Onun hakkında tartışmaya girenler, onunla ilgili olarak tam bir kuşku içindedirler. Onların, ona ilişkin bir bilgileri yoktur; sadece sanıya uymaktalar. Onu kesinlikle öldürmediler. Tam aksine, Allah onu kendisine yükseltti. Allah Aziz'dir, Hakim'dir. Ehlikitap'tan her biri ölümünden önce ona mutlaka inanacaktır. Kıyamet günü de o, onlar aleyhine bir
tanık olacaktır." » Nisa suresi 157-159
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.