Gönderi

Hiçbir zaman kadere inanan biri olmadım, ama bu şehirde geçirdiğim her saniye bana tam olarak her şeyin meydana gelmesi kaderde olduğu için meydana geldiği bir yerde yaşadığım izlenimini veriyordu. Bu izlenimin küçük bir kısmı burada yer alan karakterlerden ve hikayelerden oluşmuş kişisel kültür birikimimden geliyordu. Ama büyük kısmını da insanlar oluşturuyordu. Çoğunluğunu tanımadığım, ancak her gün sokaklarda karşılaştığım yabancılar. Müthiş bir hızla sokaklara salınmış yüzlerce elastik insan. Kendi düşünceleri... kendi hayalleri olan. Özür dilemeye bile gerek duymayan, birbirine çarpan ve sonra koşuşturmasına devam eden onlarca dirsek... Kendimi, birden fazla kez, New York'ta basit bir dirsek çarpışmasının dahi her bir insanın hayatının gidişatını ne kadar etkileyebileceğini düşünürken buldum.
·
45 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.