Gönderi

110 syf.
7/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
Cengiz Aytmatov metinleri sembolik dilin mitolojik ve arketipsel kaynaklarına tanıklık eden anlatımlardır. Bu yönüyle bir şiirden çok daha fazla gizli anlam boyutlarına sahiptir. İnsanlığın birikimi ve biriktirdikleri sözün ruhuna bürünerek önce söylencelere, destanlara, masallara, türkülere sinmiştir. Değer hatırlatmasındaki yazar, geleneksel yapıyı kendi prizmasında sözün renklerine ayırarak onu yeniden üretme gayretindedir. “Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek” de taşıdığı onlarca mitolojik, sembolik değerle zengin bir söz katmanına sahip metinlerden birisidir. Neredeyse Aytmatov’un anlatım zenginliğinin tortusu ve neticesi konumundadır. Sayılar, su, ateş, rüya ve söylenceler bir taraftan tarihin var olmadığı anlara diğer taraftan modern zamanlara uzanan dönemlere tanıklık eder. * Cengiz Aytmatov metinleri, başkalaşımı eğretilemenin çok yönlü ve çok anlamlı katmanlarıyla aşma konusunda farklı ve özel bir yerde bulunmaktadır. Metinler her okumada yeni bir yön, yeni bir anlam yüküyle karşılar bizi. Simgesel dilin ötesinde mitolojik, sembolik, geleneksel, arketipsel pek çok insan değeri paydaş ritimlerle metinlerin alt birimlerinde dilin ve mitin sınırsız imkânları içinde işlenmiştir. İnsanın kendini ve dünyayı tanımak için anlattığı bir öykü olan mit aynı zamanda yeri geldiğinde sığınılan bir değer yoğunlaşmasıdır. Cengiz Aytmatov’un eserleri içerisinde mitik, sembolik değer yüklemesinin en yoğun olduğu metinlerden birisi de Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek’tir. Olay örgüsü kısaca şu şekildedir: Kirisk, deniz kıyısında yaşayan bir ailenin küçük çocuğudur. Yaşadıkları yerde insanlar balık veya fok avlayarak hayatlarını devam ettirmektedirler. Bir anlamda deniz asli yaşam kaynaklarıdır. Erkek çocukları belli bir aşa geldiğinde hem rüştlerini ispatlamak hem de anneden kopmak adına denize ava çıkarlar. * Yazarın daha çok bozkır ve karada anlattığı öykülere göre bu metin farklılıklar göstermektedir. Denizde geçen bu öykü Aytmatov’un yakın arkadaşı olan Vladimir Sangi’nin başından geçen gerçek bir olaydır. * Daha önceki eseri Beyaz Gemi’de olduğu gibi bir çocuk kahraman seçen sanatçı, onun kimliğinde mit, değişim, erginleşme gibi evrensel değerleri işlemiştir. Aytmatov belki de Beyaz Gemi’de intihar ettirdiği çocuğu, Deniz Kıyısında Koşa Ala Köpek hikâyesinde, üç kişinin ölümüne rağmen, yaşatmakta Beyaz Gemi’deki çocuğun ölümünden duyduğu rahatsızlığı gidermek istemiştir. Zira Kirisk Beyaz Gemi’deki çocuğu hatırlatmaktadır. Eser, tabiat güçlerinin, inançların, insan psikolojilerine tesir eden sıkı geleneklerin hakim olduğu bir mekanda, insanın evrensel ve klasik arayışlarına birtakım cevaplar vermesi bakımından ehemmiyetlidir. * Öykünün gizil dünyasında ilk dikkat çeken Kirisk’in yolculuğudur. Kirisk’in anneden kopuş ve babaya yaklaşma süresindeki kendilik bilincinin olgunlaşmasıyla beraber yürümektedir. İnsanlık tarihinde yer alan ilk oluş mitoslarında da göze çarpan anneden ayrılış, ilk oluştan sonraki düşüş, bireysel anlamda da kendini belli eden bir mitos değerdir. Bütün dünya toplumlarında olduğu gibi nihayetinde kız çocuk değil ama erkek çocuk, hayat macerasına atılmak için yuvasına, ebeveynlerine ve soyuna ait bağlardan ruhsal, fiziksel olarak kopmak zorundadır. Bu kopuşun anlamı ise “halen bilinçaltında etkin olan anne kompleksinin gücünü alt etmek” üzerine yoğunlaşmaktadır. * Bu öykünün değerler dünyasındaki en yoğun imgesi şüphesiz “su”dur. Anlatıda yaşam ve ölüm parantezinin aralığında sorgulanan insan ve deniz kavramları, hayatın karanlık ve gölgeli belirsizliğinden alınıp mitik alanına taşınarak bir başka boyutta sembolik bir sağaltıma tabi tutulmuştur. Aynı niyetle arındırılmış dünya bilincinin de ana kaynağı “su” imgesidir. Hiçbir şeyin korkusundan her şeyin korkusuna dönüşen kaygıya su, bir anlamda suç ortaklığı etmektedir. Anlatıda “hayat verici su” yani anacıl sembol olan su, kişiyi besleyen bir damardır. İlk oluş ve kültürel emzirmenin öznesi olan “anne”, burada “su” ile sembolize edilmiştir. Normalde ağırlığın ve güvenin sembolü olan su, ikircikli bir yapıya dönüşür. * Aytmatov’un bu eser merkezli sembolik dilindeki asli unsurlardan birisi de sayılardır. Özellikle üç, dört ve altı rakamları taşıdığı anlam yükleriyle öyküde bambaşka bir değerler dizgesi olarak karşımızda durmaktadır. Daha önce vurguladığımız gibi anneden kopmak, erginleşebilmek için çıkılan avda seçilen mekânın adı “üç meme” adalarıdır. İkiliği gideren bir tamlık olan üçü kullanan yazar, her adayı ayrı ayrı isimlendirmek yerine bütünleştirici ve tamamlayıcı bir değer olarak üçü kullanmayı tercih etmiştir. İlk dişi sayı olan üçün en önemli özelliği, ikiliğe düşüren ve ayıran iki sayısının ardılı olmasıdır. İkinin bölünmesinin yol açtığı zararı gideren üç, kendinden önceki “iki”liği deforme edip olumsuzlamaz. Bu bağlamda üçün etkisi yıkıcı değildir. Tam aksine birleştirici, onaylayıcı ve tamamlayıcıdır. Çocuğun anne ve babayı birleştirici üçüncü olması ve aile yapısını tamamlaması da sosyal yapının devamı için ortaya konan etkin rolünün belirgin bir somutlamasıdır. * Üç neslin öyküsünün anlatıldığı, trajedisinin paylaşıldığı Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek, onlarca simgesel değer taşımaktadır. Başka bir boyutuyla öykü, seyrelmiş değerler katmanında kendine yer açmaya çalışan insan için görmenin yeni hallerine tanıklık eden bir değer hatırlatmasıdır. Kader çıkmazındaki insan ritüelleri, sembolik dilin bütün değer biçimleriyle resif söz mercanları gibi dizilmiş; sabit paydaları akan zamana ve mekâna dair faydalı cevherleri kendine çekmek niyetiyle söze bürünmüştür. Bizim kısaca değindiğimiz anneden kopuş, av ve sayısal simgelere dair çözümleme denememiz metnin taşıdığı sembolik dilin ne kadar kesif ve irdelenmeye uygun bir yapı olduğunu da ortaya koymaktadır. Sözün özü; hep kıyılarda yaşayan ve “karaya” bağlanan, tapan insan için sular sulara karışmaya devam edecektir…
Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek
Deniz Kıyısında Koşan Ala KöpekCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 20183,971 okunma
·
148 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.