#BİRADAHİKAYESİ3
#TanyeriHorozları
Herbiri savaştan farklı yaralar almış; kaçakların, sürgünlerin sığındığı, acılarıyla, umutlarıyla, özlemleriyle, kabuslarıyla yaralarıyla yaşamaya çalışan dili, dini ayrı olsada hep birlikte tek yürek olmuş Karınca Adalılar
Kimi mübadele sürgünü apar topar yurdundan yuvasından edilmiş, karısınıın balıklara yem olmasına şahitlik etmiş, Girit özlemiyle yanıp tutuşan...
Kimi savaş yorgunu bedeninden bir parça bırakmış savaş meydanlarında... Kimi ölmekten öldürmekten korktuğu için kaçmış...
Kimisi kırımların en vahşisine katılmış, peşinde gözü dönmüş kanlıarı, kabuslarıyla sevdası arasında sıkışıp kalmış...
Kimisi gelecek bir sese bir umuda bel bağlamış evlatlarının özlemiyle kokusuyla yanıp tutuşan..
Kimisi Anadolu'dan çoluk- çocuk, kadın, yaşlı düşman ordusundan kaçan mezarsız cesetlerle dolu yollarda aç susuz aylarca bir deli bir kemik kalmış, bir parça ekmek için çalışan, bulamadığında hırsızlığa eşkiyalığa başlayanlar...savaşın soğuk, kanlı, vahşi yüzüyle tanışanlar...
Tarihimizin en büyük bozgunlarından Sarıkamış'ta Allahü Ekber' de bir kurşun bile sıkamadan karların içinde donan, bitlerin yiyerek bitirdiği, açlıktan, tifüsten ölenlerin arasında sağ kalan ya da bölüğünü bulamayan, asker kaçağı diye ağızlarına kurşunların sıkıldığı, kurşunlar boşa gitmesin diye asılan, boynuna yağlı urgan geçirilenlerin arasından canını kurtarmış Hasan'ın adaya gelmesi ve yaşadıklarının onda bıraktığı izleri iliklerinize kadar hissettiriyor Tanyeri Horozları...
Okulların, dükkanların yeniden açılması, hasatlar, gelişen balıkçılık, arıcılıkla yeniden canlanmaya başlayan adanın günden güne kalabalıklaşması ve gelen şiddetli kış umarım ütopik adamızı 4. kitapta distopyaya çevirmez. Yaşar Kemal'in İnce Memed serisi kadar etkili hatta daha fazla sevdiğimiz harika bir eser...