Gönderi

Kemal Fedâi Coşkuner Kemal Fedâi Coşkuner (1927-1979), Antalya'nın Akseki kazasına bağlı Mahmutlu köyünde dünyaya gelir. Aksu Köy Enstitüsünü bitirir (1945). Antalya, İzmir ve Muğla'da ilkokul öğretmenliği yapar. İzmir Halk Eğitim Merkezi müdürlüğü görevinde bulunur. Milliyetçi dernek ve kuruluşlarda çalışır. Bunlar arasında Türk Milliyetçiler Derneği Tire Şubesi (1951-1952), İzmir Türk Ocağı (1961-1965, 1978), Türkiye Siyonizmle Mücadele Derneği (1969), İzmir Ülkü-Bir Derneği sayılabilir. AP'den Manisa milletvekili adayı olur. Sonra MHP'ye katılır. Bu partiden Aydın (1973) ve Antalya'dan (1977) milletvekili adayı gösterilir. Fedâi adında bir dergi/gazete çıkarır (1963-1979). İzmir Agora semtindeki evine girerken komünist militanlar tarafından arkadan kurşunlanarak şehit edilir (3 Aralık 1979). Şiir kitapları: Bizimki Böyle Gider (1948), Vatanda Gurbet (1970), Kara Sevda. Kader Çizgileri, Bu da Benim Köyüm ve Mektuplar adında yayımlanmamış eserleri vardır. Osman Yüksel ile hemşeri ve dava arkadaşı olan Fedâi, mücadelesinde onu desteklediği gibi, şiirlerini de Serdengeçti dergisinde yayımlar. Uzun bir aradan sonra yayımlanan derginin 28. sayısını mektupla tebrik edenler arasında Fedâi de bulunmaktadır. Bu mektuptan onun 1952'de Muğla'da öğretmen olduğu anlaşılmaktadır. Yıllar sonra Serdengeçti milletvekili iken AP'den ihraç edildiğinde, Fedâi dergisinin bir sayısını ona ayıracaktır. Fedâi, “Üç Mayıs Kahramanları”na ithaf ettiği 3 Mayıs başlıklı şiirinde, 3 Mayıs 1944'te yaşanan olayların yeni bir millî uyanış hareketi olduğunu dile getirir: Bir devrin zulmüne göğüs geren sen, Ülküm diyenlere ümit veren sen. Kuru benizlere yaş gönderen sen, Yanmışlara pınar oldun 3 Mayıs. (...) Koşalım dostlarım koşmak zamanı, Karşı ufukları aşmak zamanı, Türklüğün sel olup taşmak zamanı, Türkçülere medar oldun 3 Mayıs. Fedâi'nin Köylüm” şiiri, köylünün yoksulluğuna, ihmal edilmişliğine dikkat çeker. Sonraki yıllarda sol çevrelerin bir imtiyazı hâline gelen yoksulluk, eşitsizlik gibi konuları bu yıllarda milliyetçi çevrelerin de dile getirdiğini gösteren bir örnek olması bakımından önemlidir. Şiirden öğrendiğimize göre Akseki köylüleri İzmir'in Bayındır ovasına işçilik yapmaya gelmekte, hanımları ise gündelikçi olarak çalışmaktadır. Karılarınız gündelik işler yol boylarında; Ve kendiniz gurbetlerde sürünür, iki büklüm on sekiz saat Bayındır Ovası'nda Daha banka paraları borç durur, Sorarım kaç kuruş var avucunuzda? Hanginizin ambarları evinizde boş değil, Kimin vardır doğru dürüst yiyeceği yarına? Yalınayak hep belleri yaradır; Kızlarımız hâlâ odun çeker dağlarda. Anneciğim şiiri, Üsküdar vapurunun İzmit'te batışının yıldönümü dolayısıyla kazada ölen bir kızın ağzından yazılmıştır. İzmit'in üstünde bir kara bulut, Devrildi gemimiz kalmadı umut. Olan oldu artık sen beni unut, Bu ayrılık sensiz zor anneciğim. Kızım deyip beni andığın zaman, Hayalim hakikat sandığın zaman, Hasret ateşiyle yandığın zaman, Dalgalardan haber sor anneciğim.
·
199 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.