3 yıl önce M87’nin kalbindeki karadelik
fotoğraflanınca tüm bilim dünyası sarsılmıştı. Bu etkinin sebebi “karadelik keşfi” değildi elbette. Onların varlığını daha
doğrusu olmaları gerektiğini zaten
biliyorduk. Hatta bilim, karadeliklerin
yapısal olarak nasıl olmaları gerektiğini
tahmin etmiş; bilimsel danışmanlığını
ünlü fizikçi Kip Thorne’un yaptığı
“Yıldızlararası” filminde milyonlarca
izleyiciye bir karadeliğin neye benzediğini
yakından göstermişti. Filmdeki karadelik
tasvirinin tam olarak ne derece doğru
olduğunu test edecek kadar detaylı bir
fotoğraf yok elimizde henüz fakat yine de
fotoğraf ve filmdeki görüntünün paralellik
gösterdiği konusunda bilim camiası
hemfikir.
Peki neden bize daha yakın olan kendi
galaksimizin merkezindeki karadelik
için bu çalışma yapılmamıştı? Çünkü
Sagitarrius A*’ın o dönemde açısı daha
doğrusu dünyaya göre konumu buna
uygun değildi. Küçük bir not: Okunuşu
“Sagittarius A yıldız” olan bu karadeliğin
adı, Sagittarius (Yay) Takımyıldızı'ndan
geliyor. Sonunda gezegen büyüklüğündeki
radyo teleskop dizgesi Olay Ufku
Teleskobu (Event Horizon Telescope)
gözünü kendi evi olan Samanyolu’na
dikti ve ikinci karadelik fotoğrafını çekti.
Böylece kendi galaksimizdeki süper
kütleli karadelik Sagitarrius A*’yı nihayet
“görebildik”.
Karadelikler evrendeki ekstrem
fenomenler arasında akla ilk gelenlerden.
Karadelikler, süpernovalar ya da Büyük
Patlama gibi konuları araştırdığımızda
elimize geçen en küçük veri kırıntısı bile
bize çok fazla bilgi sağlayabiliyor. Bu ay
tüm bilim dünyası gibi biz de Sagittarius
A*’a yakından bakıyoruz