nasıl da sorumsuzuz
bütün mahlukatlar olarak Lavin!
kaçıyoruz dünyadan ,
evlerimizden,
sokaklarımızdan,
görüntülerden
seslerden...
oysa bir kez alsak yaşamın tadını;
öyle seveceğiz,
öyle için için...
birden bire beliren bir nur gibi aydınlanacağız.
yalnızca bekliyoruz,
beyhude ...
beklemekten başka çaremiz de yok.
güzellikleri görmek için bekliyoruz,
büyümek için,,
hatta demeliyim ki ölmek için bekleyenler revaşta şimdi.
ölmeyi yeğleyeceğimiz
ne çok gam biriktirmişiz,
acıyla beslenmişiz yaşam boyu.
mutluluk ne haddimize.
Mutluluk hepimizin haddine Lavin.
acıyoruz kendimize,
diğerleri yetmiyormuş gibi ,
bir de biz kurban seçer gibi
tutsaklığa seçiyoruz benliğimizi.
ancak bu kadar anlatılabilir
acımak öyküsü.
kopmak gerek bağdan,
anneden , babadan, evlattan
ancak koparsak anlayabilirmişiz
acılı gülüşü.
m.a