Gün boyunca karanlık çökene kadar esen
rüzgâr yelkenleri şişirdi. Ama gün batımına
doğru rüzgâr dinince kürek çekerek
Sintylerin adası kayalık Lemnos'a vardılar.
Geçen yıl burada bir vahşet yaşanmış,
adanın kadınları bütün erkekleri acımasızca
öldürmüştü, çünkü erkekler eşlerini terk etmiş,
onlardan nefret eder olmuştu ve karşı Thrake
kıyılarını yağmalayıp getirdikleri köle kadınlarla
tutkulu aşklar yaşıyorlardı. Kendisini yeterince
onurlandırmadıkları için Aphrodite kadınları
işte böyle cezalandırmıştı. Kara bahtli kadınları
kıskançlıkları mahvetti. Ve daha sonra, yaptıklarının
cezasını çekmemek için sadece yatak odalarındaki
eşlerini değil, adanın diğer erkeklerini de öldürdüler.
Bütün kadınlar içinde sadece Kral Thoas'ın kızı
Hypsipyle yaşlı babasına kıyamadı ve belki kurtulur
düşüncesiyle onu derin bir sandığa koyarak denize attı. Balıkçılar yaşlı adamı kurtarıp
eskiden Oinoe adıyla bilinen adaya götürdüler.
Ada günümüzde Thoas'in nymphe Oinoe'den
doğan oğlu Sikinos'un adını taşır. Bu kadınlar
şimdi büyükbaş hayvan sürülerini otlatmayı,
tunç silahlar kuşanmayı ve buğday tarlalarini
ekip biçmeyi, eskiden uğraştıkları Athena'ya
özgü işlerden kolay bulurlar. Bu yüzden
Thraklar gelir endişesiyle sık sık korkuyla
gözlerini engin denize çevirirler.
Sayfa 23 - İş Bankası Kültür Yayınları, II. Basım