Gönderi

Godot' yu bekleyen Saç Tasarımcısı
Peltek ve obsesif yeni berberim Tanrının unuttugu bir ilçede hayatının aşkını tam olarak denize nazır 12 metrekare dikdörtgen biçimli bir dükkanda oniki saat çalışırken beklediğini saçımı keserken anlattı, ben sordukça anlatti, anlattıkça anlattı, o anlattıkça ben sordum. Çok yalnızmış. İzin günlerinde şehre gidip kadınlarla tanışmış birkaç kez , aslına bakılirsa izin günlerinde çok yorgun oluyormuş ve kadınların ondan saatlik ücret istemesinden bu minvalde duygusal hiçbir şey yaşayamayacağından o fikirden vaz geçtiğini anlattı. Akabinde ticari maceralar yerine olgun kadınlarla tanışmayı da düşünmüş. Ve evli bir kadınla da tanışmış. Bu defa da aşkı memnunun rakip karakterlerince yakalanip rezil rüsva edileceğinden korkmuş cünkü tanınmış berbermiş, dükkan kendininmiş, mesleki itibarını gözden çıkaramazmış. Aslında yirmibeş yaşında. O iş de olmamış anlayacağınız. Evlensene dedim, evliliğe hazır hissetmiyormuş. Yalniz da yaşamıyormuş zaten ailesiyle oturuyormuş, temiz aile çocuğu tipine bakılirsa. Amaan dedim sen çapkınlık filan yapamazsın bak bir kitap var, konusu şöyle: Iki kişi hiç gelmeyecek birini bekliyorlar ama beklerken hep sohbet ediyorlar. Kitabin sonunda biri diyor ki zaman sohbet ederek iyi ki bu şekilde geçti filan. Öbürü de diyor ki zaten beklemeseydik sohbet etmeseydik yine geçecekti zaman. Neydi adı... Godot' yu beklemek. Sen de Godot' yu bekliyorsun aslında. Olsun, dedi: "Aşkın verdiği hisler ve coşku onu beklemeye değer. " Kesin şiir okuyor :)
·
158 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.