Gönderi

Ali Emiri Efendi
Tarihin her döneminde etkin olmuş böyle bir milletin, arşivcilik, kütüphanecilik, eski eserleri okuma, saklama gibi faaliyetlerden uzak olması ne acı. Neden Türklere ait Orhun Yazıtları’nı Danimarkalı dilbilimci Vilhelm Thomsen çözdü de, Türk dünyasından biri bu kitabelerle ilgilenmedi? İlk Türk-İslam yazılı eseri olarak bilinen ve sadece üç nüshası bulunan Kutadgu Bilig’in ilk nüshasının Viyana’da ne işi var? Orijinal yazma olarak sadece iki tane bulunan, Türk kültürünün en önemli miraslarından Dede Korkut Hikâyeleri neden Almanya- Dresden’de ve Vatikan’da? Bugün dünyanın pek çok ülkesinde Türklere ait el yazması eserler bulunuyor. Divanü Lügati’t-Türk’te belirttiğine göre Kaşgarlı Mahmud, “Kitabu Cevahirü’n- Nahv fi Luga-ti’t-Türk” isminde bir gramer kitabı daha yazmış. Bugüne kadar ortaya çıkmayan bu eser kim bilir kimin elinde! Ya Divanü Lü-gati’t-Türk şans eseri Ali Emiri gibi bir adamın karşısına çıkmasaydı ya da Fransızların teklifini kabul edip onlara satsaydı veya gün yüzüne çıkarmayıp kendi evinde saklasaydı?
·
105 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.