"Adlarımızı verebiliriz onlara hiç değilse," dedi Jeff. çok tatlı karşıladılar, bizi mutlu etmek için ne istesek yapıyorlardı. Fakat Alima, dürüst ruhlu bir kızcağız olduğundan bu isim olayının ne işe yarayacağını sordu.
Kızı sinirlendirmeyi her daim başaran Terry, bunun bir aitlik göstergesi olduğunu söyledi. "Sen Bayan Nicholson olacaksın mesela," dedi. "Bayan. T.O. Nicholson. Bu da insanlara senin benim karım olduğunu gösteriyor."
"Karı' dediğin şey tam olarak nedir?" diye sordu kız gözlerinde tehlikeli bir parıltıyla.
"Karı, bir erkeğe ait olan bir kadın anlamına gelir," diye anlatmaya başladı Terry.
Jeff hemen araya girdi: "Koca da, bir kadına ait olan bir erkek anlamına gelir. Tek eşli olduğumuz için böyle terimler kullanılıyor. Sivil veya dini evlilik de, iki kişiyi birbirine bağlayan törendir," dedi ve kelimelerle anlatılmaz bir hayranlıkla Celis'e bakarak, "Ölüm bizi ayırana kadar," diye ekledi.
"Aptal gibi hissettik biraz açıkçası," dedim kızlara, "çünkü burada size verecek hiçbir şeyimiz yok, isimlerimizden başka tabii."
"Sizde kadınların evlenmeden önce isimleri olmuyor mu?" diye sordu Celis birden.
"Oluyor tabii ki," diye açıklamaya koyuldu Jeff. "Kızlık soyadları var. Babalarının ismi yani o da."
"O isimlere ne oluyor peki sonra?" diye sordu Alima.
"Kocalarının ismiyle değişiyor, sevgilim," dedi Terry. "Değişiyor mu? O zaman kocalar da karılarının kızlık soyadını mı alıyor yani?"
"Hayır hayır," diye güldü Terry. "Erkek kendi adını kullanmaya devam ediyor ama kadına da veriyor."
"O zaman kadın kendi adını kaybedip başka bir tane alıyor yani, ne fena! Biz yapmayız böyle bir şey!" dedi Alima kararlı bir ifadeyle.
Sayfa 170Kitabı okudu
·
41 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.