Gönderi

Duygusuzluk yüklü bir ironiyle, hava mükemmeldi. Güneşin altında mezar taşları ve haçlar sedef dalgaları gibi parlıyordu. Bu güneşli sabah saatlerinde en ufak bir esinti bile yoktu. Mavi gökyüzü kimyasal bir çökelti arılığındaydı ve ona Claudia’ya yaptığı son ziyareti hatırlatıyordu. Elleri cebinde, Corso cenaze töreninin yapılacağı yeri arıyordu. Tapınak görünümünde anıt mezarlar, melek ve Meryem Ana figürleri bulunan vitraylarıyla bir kiliseden çalınmış hissi uyandıran küçük evler, barok tarzı süslemeleri olan saçma sapan şapeller... Claudia bu manzarayı sevmezdi. Herkes için adalet arayan militan bir avukat, burjuva kökeninden olanların yanına gömülmekten hoşlanmazdı.
·
230 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.