Gönderi

Tuğba℘ bir yorumu yanıtladı.
136 syf.
4/10 puan verdi
Bir kitap tek bir paragrafla okuyucuyu kendisinden soğutabilir mi? Alice Miller tarihî birkaç karakterin çocukluk ve aile yaşantılarından bilgiler vererek o kişilerin yönelim ve kişilik özelliklerinin nasıl şekillenebildiğini örneklerle anlatıyor. Çocukluk travmaları, çocuklukta maruz kalınan ve yetişkin gözünden önemsiz, çocuk gözünden dönüm noktası olarak görülebilen olaylar her zaman ilgimi çekmiş; insanlara yaklaşırken, onları anlamaya çalışırken aklımın bi köşesinde hep yer etmiştir. Fikrimce Hitler ile kısa bir an için empati kurmak ona hak vermek değil, onun yaralı çocukluğunu anlamak ve yetişkinlikteki davranışlarını temellendirmek olur. Kitap, bunu yapabilmesi açısından başarılı. Ancak sonlara doğru yazarın evde doğumu hastanede doğuma tercih etmesi, bebeğin sağlığı için yapılan tıbbi müdahaleleri bebeğin duygularının görmezden gelinmesi olarak anlatması tam bir saçmalık. O halde bırakalım bir adet k vitamini iğnesiyle engelleyebildiğimiz yenidoğan kanamaları-ki bu kanamalar beyinde olursa hastada bir engel gelişmesine hatta ölümüne yol açabilir- ev ortamında olsun ve bebek duygularına hiç müdahale edilmeden özgül doğum aurasıyla öteki tarafa uğurlansın. Doğum travmalarına acil müdahale edilmeyi yazar yenidoğanın doğumda hissettiklerini baskılamak olarak yorumlamış; nefessiz kalan bir yenidoğana dokunmamak onu ölüme terketmek oluyor yalnız Alice. Bu kitabı yazacak kadar yeteneği olan birinin bilim düşmanı olmasını ve bilimi duygu düşmanlığı ile itham etmesini hayretle okudum. Evet, bir kitap tek bir paragrafla okuyucuyu kendisinden buz gibi soğutabilir.
İhmal Edilen Anahtar
İhmal Edilen AnahtarAlice Miller · Profil Kitap · 2021194 okunma
·
368 görüntüleme
Sefa Bozkurt okurunun profil resmi
Öne Çıkan Yorum
Hanımefendi, o zaman bilimi sorgulayın, biyolog bir yazar Josesp Chilton Pearce ise çömelerek doğum yapmanın daha sağlıklı oluyor, çoğunluğun sedyeyi kabul etmesi, doğrusu o olduğu anlamına gelmiyor. Burada tartıştığımız konu sizin bilimi dogmatik değil diyerek, en optimal pozisyon bu diyerek dogmatikleştirmeniz. Şu an bu tercih ediliyor demek ile en optimali bu demek arasında uçurum var. Burada konuştuğumuz konu suyun deniz seviyesinde 100 derecede kaynaması gibi konu değil. Mağarada yaşama söyleminizi yanıtlamak istemiyorum. Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz. Bir bilim var, bunun doğrusu olduğu gibi eksik yönleri var, geliştirebiliriz. Bir tartışma yerine tıp mezunu bir hanımefendi olarak bu yöndeki yahut bilime katacağınız her bir katkıyı elbette minnetle karşılarım.
2 önceki yanıtı göster
Tuğba℘ okurunun profil resmi
Burası benim kişisel profilim, ne yazdığımdan ve düşünce yapımdan size ne?
Sefa Bozkurt okurunun profil resmi
Postmodern yaklaşım bilimi yapan bilim insanında insan olduğu için bilimi sorgular. Kitabı okumamış olmama rağmen hamileliğin bir hastalık gibi görülmesine karşıyım. Evet doğum evde bir ebe eşliğinde olmalı. Bunu da bilimsel olarak kanıtlayan onlarca kitap var. Belkide bu derece bilime ve teknolojiye ihtiyacımız olduğunu inanmanız sizin kapitalist sistemlerden yaşayamıyacağınızı düşünmenizdendir. Emin olun tarih boyunca insanlar evinde doğum yaptı ve bebek, yenidoğan ölümleri daha çoktu. Günümüz teknolojisini görmezden gelip mağarada yaşayalım demiyor kimse. Bu teknolojinin ve bilimin insan doğası ihtiyaçlarını karşılamadığını söylüyor.
Tuğba℘ okurunun profil resmi
“Tarih boyunca” demişsiniz; gelişmenin, ilerlemenin, daha sağlıklı olmanın nesi kötü? Bu konuya bu kadar ilgiliyseniz tarihteki yenidoğan ölüm istatistikleri ile günümüzü karşılaştırabilirsiniz. Ben tıp fakültesi mezunuyum, hiçbir bilimsel kitabımızda doğum evde ebeyle olmalıdır diye bir ibare yok, bu söylediğiniz şey uydurma.
Sefa Bozkurt okurunun profil resmi
Uydurma değil kişisel görüşüm(benim gibi düşünenlerde var), tıbba karşı değilim ama doğayı yadsımanıza onu varlığını görmezden gelerek hasta toplumlar oluşmasına karşıyım. Bilim diyorsunuz, haklısınız. Doğum sedyelerinin bir prensin fantazileri üzerine icat edildiğini biliyor musunuz? Sizinle tamamen karşı düşüncede değilim ama koşulsuz şekilde adının önünde "bilim" var diye birşeyleri kabul etmeyi, sorgulamadan, "başka türlüsü" mümkün mü demeden bu kabullenişe karşıyım.
Tuğba℘ okurunun profil resmi
Siz bilim kitaplarında bu yazıyor dediniz, ben de uydurmayın dedim; şimdi diyorsunuz ki uydurmadım bu benim kendi görüşüm. O zaman arkanıza bilim kitaplarını almayın Sefa bey, kitaplarda bu yazıyor demeyin, yazmıyor çünkü. Doğayı yadsıdığım kanısına nasıl vardığınızı hiç anlamadım o yüzden o söyleminize herhangi bir cevap vermiyorum. Bir prensin fantezisi en optimal doğum pozisyonuna uyuşuyor diye neden rahatsızsınız? Belki prens boş zamanlarında insan anatomisiyle meşgul oluyordu; kötü mü etmiş de bir şey icat ettirmiş adam. Son söylediğiniz şeye gelecek olursak bilim din gibi dogmatik değildir, her zaman sorgulamaya açıktır. Şu an günümüzde olan bilim zaten geçmişte olanların “başka türlü” alternatifi; var olanı geri götürmeyin, bilimi kötüleyip doğumu mağaraya geri taşımayın.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.