Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Fala İnanma, Falsız da Kalma...
Bugün evden çıkmadan önce başımıza bir iş gelmeyeceği yönünde bir garanti aramıyoruz belki ancak aynısını doğayla ve binbir türlü talihsizlikle mücadele etmek zorunda kalan dedelerimiz için söyleyemeyiz. Her dört çocuktan birinin bir yaşından, diğerinin ise ergenliğe ulaşmadan öldüğü; salgın hastalıkların şehirli nüfusun yarısını Tahtalıköy'e yolladığı; savaşların, korsan saldırılarının ve eşkıyaların sürekli insanların canına ve malına kastettiği; biraz geç yağan yağmurun köylüleri açlığa mahkûm ettiği bir ortamda insanların hayata tutunmak için geleceği bilmek, hatta belki de büyü ve dua ile onu manipüle etmek istemesinden doğal ne olabilir? Sadece fakirler ve çaresizlerden söz etmiyoruz; sosyal piramidin en tepesindekiler bile talih kuşunun insafına kalmış çoğu kez. Yavuz Sultan Selim'in sözünü bir çıbana geçiremediği için Rabbine biraz vakitsiz yürüdüğünü biliyoruz mesela. Kardeşlerini ortadan kaldırmak ve babasının tahtına geçmek için binbir manevraya başvurmuş, ömrü savaş meydanlarında geçmiş, kritik fetihler yapmış, kısacası ince eleyip sık dokumuş bu cihan imparatorunun tüm planlarının böyle basit bir hastalıktan dolayı suya düşmesi, belirsizliğin insan motivasyonunu nasıl düşüreceğine güzel bir kanıt olacaktır.
Sayfa 281Kitabı okudu
·
74 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.