Gönderi

432 syf.
7/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Neyi bu kadar abartmışlar acaba?
Genel olarak başarılı bir ilk roman örneği Kum Tefrikaları. Kitabın daha ilk cümlelerinde heyecanlandırdı beni, içine çekti. Bu heyecan aşağı yukarı 230-240 sayfa kadar sürdü. Sonrasında benim için oldukça sıkıcı bir hal aldı. Finalde de "Bu muymuş bu kadar sevilen kitap?" dedirtti maalesef. Burada kitabın özetine, ne anlattığına girmeyeceğim. Mektuplarda çokça eski kelime var ve hepsi için kitabın sonuna bir sözlük konulmuş fakat benim tevellüt de eski olduğundan sanırım, birçoğuna bakma ihtiyacı hissetmedim, yavaş yavaş 30'a doğru gidiyorum sonuçta. Kelimelerin anlamını ya biliyordum ya da anlam cümlenin akışından çıkıyordu zaten. Hem Doktor Mithat'ın öyküsünde hem de 1914'te geçen öyküde dil oldukça akıcı. Eski kelimeler okumayı yavaşlatmıyor. Bir yerden sonra mektupları okumak çok sıkıcı bir hal aldı benim için hem de okumayı en sevdiğim tür mektup olmasına rağmen. Oradaki öykü heyecanlandırmadı beni; akışı takip etme, tek kelime bile kaçırmama isteği uyandırmadı ne yazık ki. Ve ne yazık ki kitabın büyük bölümü mektup/günlük olarak ilerliyor. Kitabın sonunda ise ufak bir mitolojik öykü el sallıyor bize. Günün sonunda; okuduğuma pişman olmadığım, vakit kaybı olduğunu düşünmediğim bir kitap oldu "Kum Tefrikaları ya da Dünyanın Kenarı, Salonun Ortası". Ama neden bu kadar göklere çıkartıldığını da anlayamadım.
Kum Tefrikaları
Kum TefrikalarıÖmür İklim Demir · Yapı Kredi Yayınları · 20201,703 okunma
·
99 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.