Shakespeare'in "64. Sone"sinin sonundaki dört mısrada anlatılan düşünceyi alalım:
Böylece yıkımlar bana düşünmeyi öğretti,
Zamanın gelip aşkımı götüreceğini.
Bu düşünce ölüm gibi, değiştiremez,
Yalnızca ağlar, yitirmekten korktuğuna sahip olduğu için.
Eğer toplumumuzun mantığını kabul etmek üzere yetiştirildiyseniz, sorarsınız: "Niçin aşkına sahip olduğu için ağlasın? Niye aşkının keyfini çıkartmıyor?" Mantığımız bizi durmadan uymaya itiyor -deli bir dünyaya ve deli bir yaşama uymaya. Daha da kötüsü, kendimizi burada Shakespeare'in ifade ettiği deneyimin engin derinliklerini anlamaktan engellemiş oluyoruz.