Gönderi

Bu sürecin kaynağında temel bir soru yatar: Memenin sahibi kimdir? Yaşamı anne sütü ya da onun yerini alabilecek etkin bir başka besine bağlı olan, emzirme dönemi çocuğuna mı aittir? Onu okşayan kadın ya da erkeğe mi? Kadın vücudunu tasvir eden sanatçıya ya da pazarın yeni bir stil için süregelen talebine göre küçük ya da büyük göğsü seçen moda tasarımcısına mı? Henüz buluğa ermiş genç kızlar için “alıştırma sutyeni”, olgun kadınlar için “destek sutyeni” ve daha dikkat çekici dekolte bir görüntü elde etmek isteyen bayanlar için “Wonderbra” (harika sutyen) üreten giyim endüstrisine mi? Göğüslerin iffetle kapatılması konusunda ısrarcı olan din ve ahlak yargıçlarına mı? “Üstsüz” bir kadının tutuklanmasına karar verebilecek olan yasa koyucuya mı? Memenin hangi sıklıkta mamogramının çekilmesi gerektiğine ve ne zaman biyopsi yapılacağı ya da göğsün alınacağına karar veren doktora mı? Salt kozmetik nedenlerden dolayı kadın göğsünü yeniden şekillendiren estetik doktoruna mı? Bazı kadınların göğüslerini -sıklıkla da tüm kadınlar için küçültücü ve rencide edici ortamlarda- teşhir etme hakkını satın alan pornografi yayıncısına mı? Yoksa kendi vücudunun bir parçası olduğu kadına mı aittir? Bu sorular, tarih boyunca erkekler ve kurumlar tarafından biçimlendirilen ve kadın göğsünü kendilerine mal eden çeşitli giri­şimlerin bir kısmını ortaya çıkarır.
·
73 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.