Geldik yol ayrımına.
Kemal Tahir'in hayattayken yayınlanan son romanı Yol Ayrımı, Esir Şehir Üçlemesi'nin son kitabı. 
Esir Şehrin Mahpusu 'nda Sultanahmet Tevkifhanesi'nde bıraktığımız Kamil Bey'in başına gelenlerin üzerinden dokuz yıl geçmiştir. Kurtuluş Savaşı kazanılmış, devrimler yapılmıştır ve Gazi Mustafa Kemal Paşa Cumhurbaşkanıdır. Ağustos 1930'da başlayan roman üç aylık bir süreçte Serbest Cumhuriyet Fırkası'nın kurulup kapatıldığı dönemi anlatıyor. Önceki kitaplardaki odak noktamız Kamil Bey'in yan karakter rolüne itildiği, içlerinde tarihsel karakterlerin de bulunduğu romanın kadrosu Yol Ayrımı'nda oldukça genişliyor. Kitap boyunca farklı karakterlerin bakış açılarından dönemi incelesek de ikinci kitabın sonunda Kadir ile beraber çocuk olarak gördüğümüz Murat'ı kitabın ana karakteri olarak görebiliriz.
Romanda 1930 yılında Türkiye'de ki siyasi durumu ve halkın bu duruma verdiği tepkileri işleyen yazar bu kitabında da kendi toplumsal, siyasi ve tarihi görüşlerini aktarmak için kurguyu bir araç olarak kullanıyor. Devrimlerin etkilerinin ve toplumdaki karşılıklarının da ele alındığı romanda özellikle Münir Bey'in kitapta Murat ile yaptığı son konuşmada ve Murat ile Selim Nuri gibi karakterlerin düşünceleri ve konuşmaları üzerinden de bu görüşleri fark edebiliyoruz. Kemal Tahir, kendi görüşlerini paylaştığı kısımlar ile romanı edebi niteliğinden zaman zaman uzaklaştırsa da akıcı ve sade üslubu ile ülkemizin karşılaştığı bir yol ayrımını ustaca yorumluyor. Okunmasını kesinlikle tavsiye edebileceğim bir kitap.
·
89 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.