📌 Malum Konuda Neden Taraf Tutmak Zorunda Bırakılıyoruz?
✍️ Ben İslamı yaşamaya gayret eden çok kusurlu bir müslüman olarak olaya şöyle bakıyorum:
1️⃣ Malum kız tamamen yalan söylüyor olabilir mi? (Evet)
2️⃣ Malum kız birileriyle tezgah kurup kanunların verdiği önceliği kullanarak İslama saldırı için iftira atmış olabilir mi? (Evet)
3️⃣ Aile yalan söylüyor olabilir mi? (Evet)
4️⃣ Kızlarını gerçekten iddia edildiği şekilde evlendirmiş olabilirler mi? (Evet)
5️⃣ Kız psikolojik olarak rahatsız olabilir mi? (Evet)
6️⃣ Eski kocası psikolojik olarak rahatsız olabilir mi? (Evet)
7️⃣ Bir müslüman ne kadar dindar olursa olsun nefis imtihanından azade olmuş olur mu? (Hayır)
8️⃣ Evliya dahi olunsa cennet garanti midir? (Hayır)
9️⃣ En üst düzeyde alim, hafız vs olsa da insan yalan imtihanından azade midir? (Hayır)
🔟 Hiç bir müslüman kendi nefsine kefil olamazken hiç görmediği, konuşmadığı, beraber zaman geçirmediği bir müslümana "o asla günah işlemez" diyerek kefil olabilir mi? (Hayır)
❗Madem durum budur, kendi nefsime dahi güvenemezken “Ben nefsimi temize çıkarmam, çünkü Rabbimin merhamet ettiği hariç, nefis aşırı derecede kötülüğü emreder. Şüphesiz Rabbim çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.” (Yusuf 53) ayeti de ortadayken ben neden illaki bir tarafı seçmek zorunda bırakılayım?
❗Ben müslüman kardeşim için "inşallah yapmamışlardır inanmak istemiyorum" diyerek hüsnü zan ederim ama bunun bir ZAN olduğunu da unutmam.
❗Masumiyet karinesini ve suçun şahsiliği ilkesini sık sık hatırlatırım ama varsa böyle bir şey, kimler yapmışsa cezalarını çekmelerini isterim.
📌 O halde benim yapabileceğim en doğru davranış, mahkemenin adil yargılaması için dua etmek, bunun için varsa yapabileceğim şeyleri yapmak ve fitneden uzak durmak için "ya hayır konuşmak ya susmaktır."
❗Tüm bunlarla beraber İslamı (Peygamberler dahil) ve ona tabi olma iddiasındaki insanı ayırırım. İslamı ve onu temsil eden pak kurumları savunurum. Niyeti İslama saldırı olanlara karşı da dinimi ilmim ve dirayetim yettiğince müdafaa ederim. İnsana değil, İslama kefilim.
Vesselam...
✍️ Feyzullah AKDAĞ