Verne’nin romanlarını genel olarak seviyorum. Macera dozu yüksek, genellikle sürükleyici ve bir yandan da mesaj içerikli eserler yazmış. Anlattığı her konuda da derin bir bilgi birikimi olduğunu görüyorsunuz. Bu da eseri edebi açıdan daha zengin hale getiriyor. Bence bir yazarın diğer önemli işlevi de anlattığı konuya hakim olarak bilgi birikimini de gözler önüne sererek edebi anlamda okuru doyurmasıdır. Tabi ki çok aşırıya kaçıp konudan sapmadan. Kendimden biliyorum ki zaten diğer okurlarda da hep karşılaştığım durum; eğer bir romanda teknik bilgi (fizik, kimya ve coğrafi konularda v.b) çok derinlemesine anlatılıp konudan sapacak şekilde uzatılırsa bu durum okuru sıkıp hatta o kitabı yarım bırakmasına sebebiyet bile verebilir. Bu konuya nereden geldim Verne’nin kitaplarında da genelde teknik bilgi çoğunlukta bu okuduğum kitapta da özellikle ilk bölümlerde denizcilik ve coğrafya konusunda teknik detaylar çok fazla verilmişti. Ama ileriki bölümlerde açılacağı ümidiyle devam ettim ki zaten asıl konuya geldi macera ve heyecan dozu da arttı diyebilirim yani bu kitapta Verne dozu kaçırmamıştı neyse ki . Konusuna gelirsek; dünyanın ucu denilen bir bölgeye Deniz feneri inşa ediliyor ve üç bekçi fenerde çalışmaya başlıyor. Zaman geçtikçe adada yalnız olmadıklarını anlıyorlar. Kötü niyetli korsanların ortaya çıkışı ile macera başlıyor. Ama ne maceraydı.. Verne’den okuduğum iyi kitaplardan biriydi. Dediğim gibi nerdeyse kitabın yarısına yakın kısmında denizcilikle ilgili teknik bilgiler aktarılmıştı. Ama pes etmeden devam edin sonrası inanılmaz heyecanlı ilerliyor. Bu kitap Verne’nin ölmeden önce yazdığı son romanıymış bu arada öldükten sonra oğlu tarafından yayınlanmış. . Genel olarak hepsini okumasam da henüz Verne’nin kitapları macera dolu, bilgi anlamında doyuma ulaştıran edebi değeri yüksek kitaplar. Kalemi ile tanışmanızı öneririm.

Dünya'nın Ucundaki FenerJules Verne · İş Bankası Kültür Yayınları · 20212,050 okunma

35 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

sezgi eren