Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

303 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
60 günde okudu
Aynı yazarın  "Yabancı" romanını çeviren çevirseymiş keşke. Fransızcada ayrı Türkçede ayrı kendine has deyişler vardır. Mezkur konuda kelimeleri birebir çevirmiş olmak akıcılık açısından aksaklıkları ortaya çıkarır. Bunun dışında kitap kesinlikle edinilmesi gereken bir klasik. Popülizm karşıtı akımlardan  "Absürt" edebiyat diye de geçiyor. Aslında çok iyi işlenmiş aşırı bir gerçekçi kurgu dokusu var. Fakat yazar, yakın zamanda modern bir kentte Veba salgınının birdenbire tekrar ortaya çıkması gibi kendince de "absürt" bulduğu bir temel üzerine oluşturuyor tüm hikayeyi. O kadar gerçekçi ve soğuk bir şekilde anlatıyor ki hikayeyi, insanda bir veba olasılığı dünyada hala mümkünmüş gibi bir kandırmaca yaratıyor. Bu kandırmacanın okuyanları tamamen gereksiz bir endişeye sürüklemesi ve bunaltması ölçüsünde, yazarın asıl amaçladığı absürtlük gerçekleşiyor. Kitaptaki atmosferdeki tanrı tanımaz bir absürtlük bu: Tesadüfi bir yerde tesadüfi bir felaketin yaşanması.  Tesadüfi olarak bazılarının zarar görmesi veya kurtulması. Sonra da felaketin hiç olmamış gibi geçip gitmesi. Yan fikir olarak insanların dayanışmaları ve birlik olmaları da verilmiş. Tıp kendi biliminin imkanlarının verdiği ölçüde felaketi regüle ediyor ama tamamen sönümlendiremiyor. Kitaptaki asıl absürtlük; gerçek hayatta aslında daima var olan müphemliğe yer bırakmayacak şekilde olayları mutlak bir neden ve sonuca bağlı şekilde sunması. Aşırı gerçekçi bir tarzda yazılmış. Gerçekçilikte müphemliğe yer yoksa o gerçek değil absürttür. Okurlara en azından yorum yapacak bir alan bırakılması özellikle kurgu hikayelerde beklenen bir olaydır. Modern çağda kadim bir hastalığın hortlaması üzerinden "mutlaka böyle olacaktır!" tarzında sert gerçekçi, ciddi bir uğraşıyı da Camus "absürt" edebiyat akımına sadık kalmak için kotardığını da reddetmiyor. Kurgusuyla aslında kitleleri yakalamış, diliyle, etkileyiciliğiyle zaten oldukça popüler bir kitapta da absürt edebiyat pek amacına da ulaşmamış açıkçası. Nobel ödüllü bir yazarın best-seller bir romanıyla karşı karşıyayız yine de. Yayınevleri oldukça memnun hatta "absürt" ifadesi eleştirmenlerce de pozitif anlamda kullanılıyor vs vs...  Gelgelelim pandemiyi fırsat bilip benzer salgın hikayesini ülkesindeki şehirlere uyarlayıp gerçekçi kurgu konusunda ahkam kesen birtakım yazarlara. Onların absürtlüğü ise bambaşka boyutlarda aslında. İşin ticari amacı da düşünülürse ve hatta  roman aranjmanlığı üzerinden prim yapmak için "absürt"'ün tam tersi "ödüllü" gibi popülist terimlerle pazarlatılıyorsa, absürtlükte sosyal bir boyuta da ulaşılmış denebilir: "Absürt" bir esere kendiniz "absürt" demezseniz kendiniz "absürt" olursunuz. Aslında bu kadar basit işte...
Veba
Veba
Albert Camus
Albert Camus
Veba
VebaAlbert Camus · Can Yayınları · 202020,2bin okunma
·
15 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.