Adım adım kitaba doğru giden öykücü Ayşe Nur, durum öyküleri bana daha yakın, ya birine dokunacak, ya da biri ona dokunmuş olacak. Yine de finalli öyküleri seviyorum ben. Senin yazından sonra incelemelerin de finalli olanlarını seveceğim. Kitabın başındaki daveti sona alıp vapurun sesine bağlaman öyküye ne kadar yakın olduğunu gösteriyor.
Çocukken biriktirdiğin taşların azaldığı iyi olmuş, yoksa benim durumuma düşebilirdin. Duvar örmek zorunda kalırdın taşlardan...
Safirin öyküsü arka kapakta kendine yer buldu. Sende de yer etmesi doğal, çünkü o öykünün ham halini biliyorsun. Sana armağan etmiştim o öyküyü. Biriktirip kaybettiğin taşların yerine sayabilirsin, fakat sakın haa denize atma! Geri gelirlerse kim durdurabilir onları...