Gönderi

144 syf.
8/10 puan verdi
·
5 saatte okudu
Arthur Schopenhauer'ın bu kitabı önceki kitaplarının biraz mikro yansıması olmuş diyebiliriz. Özellikle kitaptaki çoğu düşüncenin "Seçkinlik ve Sıradanlık Üzerine" kitabındaki düşünceler ile birebir olduğunu söyleyebilirim. O kitabını okumadıysanız bu kitap size tatmin edici gelebilir ancak o kitabını okumuş birisi olarak şunu söyleyebilirim ki bu kitabında kendisini tekrara düşmüş gibi hissettim. Özellikle dahi ve sıradan kişi farkını bu kitapta üstüne basa basa vurguluyor ki; sıradan insanların genellikle büyük düşünürlerin kitaplarını okuduğunu böylelikle onlardan etkilendiğini ve kendilerine özgü bir fikir yapısının oluşmadığını okuyanın yüzüne vura vura söylüyor. Bu düşüncelere katılırsınız veya katılmazsınız bilmiyorum ancak Schopenhauer önceki kitaplarında kendi felsefesinin kişiye rahatsızlık verdiğini çünkü gerçekleri yazdığının hakkında bizi uyarmıştı. Zeki insanların karamsar, yalnız ve toplum tarafından çok hoşlanılmayan kişiler olduğunu çünkü onların hakikat peşinde koştuğunu ve toplumun doğrultularının bu şekilde olmadığını belirtirken doğru bir noktaya bastığını düşünüyorum. Bu durum geçmişte de bu şekilde arz ediyordu günümüzde de bu şekilde arz ediyor. Ve Alman felsefesinin Kant'tan sonra 50 yıl düşüş yaşadığını bunun nedeninin tahmin edebileceğiniz gibi Hegel olduğunu; onun aptal bir adam olduğunu, savunduğu şeyi kendisinin bile bilmediğini dile getirerek yine bir kitabında Hegel'e değinmeden bitirmemiştir. Ve bu 50 yıllık gerilemeye rağmen Almanların kendilerini yabancılarla mukayese ettiklerinde felsefe yetenekleriyle övünmelerini bir Alman olarak Schopenhauer saçma bulur.
Okumak, Yazmak ve Yaşamak Üzerine
Okumak, Yazmak ve Yaşamak ÜzerineArthur Schopenhauer · Say Yayınları · 20133,703 okunma
·
24 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.