Gönderi

192 syf.
10/10 puan verdi
Ayşe Şasa ismini bu kitapla öğrendim. Oysa kendisi birçok Yeşilçam filminin senaristliğini yapmış başarılı biri. “Bir Ruh Macerası” eseri röportaj türünde olup Ayşe Şasa’nın hayatını anlatıyor. Ancak yine Şasa’nın kendisinin ifade ettiği üzere, bu eserde önemli olan Ayşe Şasa değil, onun yaşadıklarını Türkiye’de bir dönem milyonlarca kişinin yaşamış olmasıdır. Bir toplum mühendisliğinin ve bir milletin geçmişi ile bağlarının koparılması sürecidir. Esere bu umumi çerçeveden bakmak daha geniş düşünmenizi sağlayacaktır. Şasa bebekliği ile birlikte yabancı mürebbiyelere veriliyor. Bu mürebbiyeler kendi bildikleri yöntemler ile bebekleri okul çağına kadar yetiştiriyor. Bu kişiler genellikle yabancı uyruklu olup sadece anadilleri ile iletişim kuruyorlar. Mürebbiye Alman ise bebek önce Almanca öğreniyor, Fransız ise önce Fransızca öğreniyor, daha sonra Türkçe öğreniyor. Ayrıca bu mürebbiyeler, çeşitli günlerde çocukları kiliseye götürüyorlar. Gün içinde ise İslam ile bağdaşmayan ifadeler kuruyor, Hıristiyanlık ve Yahudilik hakkında ise olumlu telkinlerde bulunuyorlar. Düşünün ki Şasa’nın bu yaşadıklarını, Tanzimat’la birlikte milyonlarca bebek ve çocuk yaşadı. Sormak istiyorum, Türkiye bir sömürge ülkesi midir? Neden çocuklarımızı yabancı kadınlara teslim ettik? Neden önce Türkçe değil de Almanca, Fransızca öğrenmelerine karşı çıkmadık? Neden İslam adına tek kelime öğretmezken kiliseye götürülmelerine hayır demedik? Batılılaşma hareketi Osmanlı’da 18. yüzyılda başlamıştı. Daha çok teknolojik, askeri ve idari olan bu hareketler nispeten masumdu. Oysa Tanzimat’la birlikte başlayan dönemde artan batılılaşma hareketi kültürel, dini ve milli bir batılılaşma hareketiydi. Toplumun geçmişi ile bağları bir bıçak gibi kesilmişti. Batıya ait her şey iyi ve güzel kabul edilirken, Osmanlı’ya ait her şey kötü kabul edilmeye başlamıştı. Yani bu dönemde toplum kendi kültürüne, dini ve milli değerlerine sırtını dönmüş, bunları yanlış ve kötü değerlendirmiş ve batıya ait her şeyi ise olduğu gibi almıştı. Bu çok hazin bir durum. Eserde Ayşe Şasa, Muhyiddin Arabi’nin “Fususu'l Hikem” eserini kendi ülkesinde bulamadığını ve bu eseri Londra’dan getirttiğini anlatıyor. Hatta Londra’da bir Muhyiddin Arabi derneğinin var olduğunu öğreniyor. Bu çok hazin bir durum. Kendi ülkesinde İslami bir esere ve müellifine gereken değer verilmezken İngiltere’de bunların olduğunu görmek Şasa’yı baya sarsmış ve batılılaşmanın ne olduğunu tekrar sorgulamış. Geçmişine, kültürüne, dini ve milli değerlerine bu kadar yabancılaşmış başka bir millet var mı bilmiyorum… Varsa da bu ancak bir sömürge ülkesidir diyebilirim. 100 sene önce yazılmış Nutuk eserini bile anlayabilecek kişi sayısı çok çok az. Yabancılara ait klasik eserlere üst düzeyde değer veren ve dilimize kazandıran, aynı zamanda milli eğitim bakanlığı da yapmış bulunan Hasan Ali Yücel maalesef “23 Nisan” isimli çocuk şiirinde “Eskiyi unut/Yeni yolu tut” diyerek çocukların geçmişle olan bağlarını koparmalarını tavsiye etmiştir. Peki ama neden? Geçmişi ile bağlarını koparan bir millet nasıl gelişebilir? Gelişim sadece topla tüfekle değildir. Kültürel bağları kopmuş, kendi ülkesinde 100 yıl önce yazılmış bir eseri anlayamayan, dini değerlerden yoksun, bunlara karşın kendisine ait olmayan yabancı değerlere hayran olan ve bunları sorgusuz sualsiz kabul eden bir toplum dinamiklerini kaybetmiş, bir yok olma sürecine girmiştir. Bu kaybedişlerden sadece dil anlamındaki kaybedişi 2000 yılında yayınlanmış bulunan Oktay Sinanoğlu’nun “Bye Bye Türkçe” eseri ile anlayabilirsiniz. Yakın tarihimizde yaşanmış bulunan bu önemli toplum mühendisliğinin ciddi bir şekilde incelenmesi gerekmektedir. Bugünkü gençliğin ahlaki yoksunluğunun, kendini kaybedişinin, batı özentisi bir hayat sürmesinin sebeplerini 1900’lü yıllarda aramak lazım. Sebepleri tam olarak bulabilirsek bu gidişatı tersine çevirme olanağını elde edebiliriz. Aksi takdirde kültürel kopuş artarak devam edecek ve önü alınmaz bir noktaya evirilecektir.
Bir Ruh Macerası
Bir Ruh MacerasıAyşe Şasa · Ketebe Yayınları · 20222,009 okunma
521 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.