Suç ve Ceza'yı okuduktan sonra herkese tavsiye edeceğim kitap listemin başına yerleştirdim. Hem çok okunan hem de birçoğumuz tarafından sürekli ertelenen bir başyapıt. Sanki suçu işleyen Raskolnikov değil de benmişim gibi heyecanla okudum. Kitabın merkezinde adalet ve suç kavramları yer alıyor. Ayrıca suçlu birinin nasıl bir psikolojide olduğu ve suçunu kabul edene kadar olan süreçte nasıl bir buhranın içinde yer aldığını mükemmel psikolojik betimlemelerle anlatıyor Dostoyevski. Olay örgüsü Raskolnikov ana karakteri etrafında oluşmakta ve ana konu vicdan üzerine kurulu da olsa yan karakterler sayesinde hem toplumun yaşayış biçimini hem de yaşanılan dönemi iliklerinize kadar hissedeceksiniz. Raskolnikov'un adalet kavramını ele alışına göre insanlar; sıradan ve olağanüstüler olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Olağanüstüler ilerici fikirlerini toplumda kabul ettirebilmek için öldürme ve kan dökme yetkisine sahip olurken; sıradanlar bu ileri düşünceler sonucunda kurulan sistemlerin işlemesini sağlayan insanlar, yani böceklerdir. Raskolnikov sorgulamadan, boyun eğerek bir hiç olarak yaşayan böcekler gibi sıradan görmemektedir kendini; düşünen, sorgulayan ve toplumsal kurallara başkaldıran bir aydın olarak, olağanüstüler grubunda yer almalıdır. Bu sebeple birçok insanı borçlandırarak acı çektiren yaşlı ve zengin tefeci kadını ve rastlantısal olarak kardeşini öldürür. Böylece toplumsal düzenin bozukluğuna karşı başkaldırarak, olağanüstüler grubunda yer aldığını ispatlamış olacaktır. Kitaptan alıntılar; Kimsenin, hiç kimsenin ne yardımına, ne ilgisine ihtiyacım var. Ben... Yapayalnızım. İnsan boğulmamak için nasıl bir saman çöpüne bile sarılabiliyor! Her şeyi belirleyen ortamdır, insansa bir hiçtir. Yalnızca ölümden korktuğu için yaşayabilir mi bir insan?

Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022161,5bin okunma

·

52 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Mehmet Aydın