Son günlerde özellikle Matematiksel ve Kuramsal bilim insanlarının neden hayata dair heyecanlarının birbirlerinden farklı olduğunu sorguluyordum.
Sonuca kesinlik ve belirsizlik tanımları ve gözlemler sayesinde ulaştım diye bilirim.
Matematiksel bilimciler; teorilerini formül ve deneysellik ile kesinleştire biliyorken
Kuramsal bilimciler; Her sorunun cevabının ardından aynı sorunun devamı niteliğinde yeni bir soru ile karşılaşıyor ve asla formül ve deneysellik ile test edip kesinliğe ulaşamıyor.
İki bilim arasında;
Zihinde ulaşılmak istenilen sonucun tersine bir yolculuk durumu söz konusu
Matematiksel bilimde; sonuca gitme çabası varken ve sonuç deneyle sabit kılınıp elde edile biliyorken
Kuramsal bilimde; mevcut sonucun tersine, daima toplum ve birey ilişkisi içinde kaybolan, karmaşık bir yolculuk var.
Kesinlik; daima heyecan ve mutluluk getirirken.
Belirsizlik; daima depresyon ve huzursuzluk getiriyor.
Matematiksel bilimcilerin biyografisine bakılınca neden çoğunun deli dahi.
Kuramsal bilimcilerin ise neden pesimist durumda olduklarının nedeni sanırım kesinliğin getirdiği haz ve enerji.
Hedefe yolculuk esnasında birinde her durakta yakıt alıyorken bir diğerinde sürekli mevcut yakıt ile son durağa ulaşmaya çalışıyorsun.
Biri daima AA alırken biri daima FF alıyor.
Sonuca varınca ise hepsi hayattan
DC ile mezun.