Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

200 syf.
3/10 puan verdi
·
17 günde okudu
Şiir bunu hak etmedi :(
Kimi tezatlar şairi olarak biliriz?
Abdülhak Hamit Tarhan
Abdülhak Hamit Tarhan
’ı mı? İşte bu büyük bir yanılgı. Belki de Abdülhak, içindeki duygu çeşitliliğine değinmek istemişti. Ama tezat diyorsak eğer akıllara bi çelişki gelmeli. Yazıların konusundan çok şairin kendi ile olan çelişkisi ¿ İşte
Cemal Safi
Cemal Safi
burda söz sahibi. Bi insanın kendi ile çelişmesi başlı başına bir trajediyken, bir şairin yazılarında bu trajediyi barındırması ise trajikomik! Kitabı okurken aslında konuların bölümlere ayrıldığını fark edersiniz. Başlarda karışık konular mevcut ancak ilerledikçe aynı konuların art arda olduğu aşikar. Örneğin; sevdiğine olan aşkı bi bölüm, sevdiğine olan üzüntüleri bi bölüm, yakarışları bi bölüm vesaire… kitap akışı bu şekilde. Ancak son 7-8 sayfaya kadar kadın anlatılırken, son sayfaların dinî şiirlere ayrılmış olması oldukça saçmaydı. Şu şekilde; bir yandan aşkına tapan bir şairi okurken diğer yandan tapılacak tek varlığın yaratıcı olduğunu okuyorsunuz. Örnekleyelim; Cenneti müjdeler, ibadet bekler şeytanın taptığı ilahi gözlerin. s-180 … Ezel vardın, ebed varsın sen ya-Hayy Şirk koşanın vay haline, vay!vay!vay! s-195 Bi başka örnek; Feleğe isyanım arttı gitgide s-170 … isyankarı rüsva ettin ya Hafid s-197 Sayın Cemal, varsa eğer din hassasiyetin bir başka kitapta dile getirebilirdin. Ki burda da şöyle bi şey vuku buluyor; Mesele duyguları dile getirmek değil, mesele bir şeyler yazmak. Ben okurken şunları hissettim; Yazar tamamen kafiye aramış ve cümlenin geri kalanını doldurmuş. Okuduğum şiirlerin hiçbirinde duygu hissetmedim (ve belki de olmadığı içindir). Hatta yazar, keşke şair olmasaydım diye bile yakınıyor. Aslında şair değil besteci olsaymışsın daha sağlıklı olurdu şiir açısından. Çünkü şiir şiir olalı , manâdan uzak kalmayı böyle hak etmedi. Elbette akıllara şu gelir; manâdan ziyade biçime önem veren şairler de var hatta sembolizm dediğimiz bu akım da oldukça başarılı zaten. Ancak bu şiirlerin manâdan ve biçimden oldukça uzak, tamamen karalanmış yazılar olduğunu düşünüyorum. Tezatlıklara devam diyelim İnan ki yüz yıllık hayata bedel seninle bir günlük ömrün kıymeti. s-168 Hemen yan sayfada; Tek senden kurtulmak boynumun borcu Sen benim keyfimin kahyası mısın? s-169 Ya abicim madem aşkından ölüp bittin, bâri kurtulmak için acele etmeyip sonraki sayfalara alsaydın da bi zaman geçseydi. Böyle âni olmadı mı? Neyse.. Sayfa 121 de; Ya benim olursun, ya hiç kimsenin diye cümle demeye bile dilimin varmadığı bir şey geçiyor. Bunun da oldukça zihniyetsiz bir laf olduğunu düşünüyorum. Şairlerin, sevdiklerine hitap ederken farklı isimler kullandığını sık sık görürüz. Ki bence çok hoş bir davranış. Ancak sayın Cemal o kadar çok isim zikrediyor ki, bi an baba tarafı kuzenlerim sayılıyor da bi bitmiyor diye düşündüm. :D Sayalım mı? Almina, Nuroya, Ayşe, Ayşen, Çeçilya, Sahra, Birsen ve daha nicesi… :) Velhasıl kelam sitemlerimden de anlaşılacağı üzere :) okunmaya değecek bir kitap değildi. Hatta mümkünse okunmasa çok daha makbule geçer diye düşünüyorum. Tercih sizin :)
Vurgun
VurgunCemal Safi · Beste Yayınları · 2019407 okunma
·
2 artı 1'leme
·
653 görüntüleme
Nazlıgül okurunun profil resmi
Yazdıklarınızın bir kısmında haklı olduğunuzu düşünüyorum. Saygı çerçevesinde hak vermediğim konuları dile getirmek isterim. Bir sürü ödül almış, tanınan ve saygın bir şairin, şairliğine söz söylemenizi pek doğru bulmadım. Beğenmemiş olabilirsiniz herkesin en doğal haklarından biri düşünmek ve bunu dile getirmektir ama bence bazı sözleriniz kaliteli bir inceleme yazısına yakışmamış. Şairin şiirini yazarken ne düşündüğünü veya kaç farklı kadına yazdığını vesaire bilemeyiz ama sizinki biraz bunu eleştirmek olmuş sanki.
Ayşe okurunun profil resmi
Teşkkür ederim oldukça güzel ifade etmişsiniz :) şiir bireysel olduğundan dolayı yazarın iç dünyasını elbette hiçbir zaman çözemeyiz ancak bi okur olarak bana hissettirdikleri benim tahminlerimi doğurur. Ayrıca doğrudur eleştiri yaptığım. Yazarın aldığı ödüller veya saygınlığının da eleştirilerime emgel olmasına izin vermem. Mesele statü olmamalı bakış açısı olmalı :)
2 sonraki yanıtı göster
biredip okurunun profil resmi
Eleştirilerinizin çoğunda haklı bile olsanız bir şairin pek çok kadına veya sevgiliye yazmış olmasını eleştirmeniz yersiz olmuş. Hani Cemal Safi'ye göre daha kaliteli bir şair sayabileceğimiz Nazım Hikmet'in de farklı kadınlar için yazılmış şiirleri var. Şimdi o güzelim şiirleri de çöpe mi atalım? Burada aslında daha temel bir sorun ortaya çıkıyor. Sanatın temelinde ahlak var mıdır? Şiir özelinde söylemek gerekirse farklı sevgililere şiir yazmak bir şairi ahlaksız yapar mı? Yapmazsa ne Hikmet'e ne Safi'ye bir şey söyleyebiliriz. Konu biraz derin. Cemal Safi'ye dönersek, şarkı sözü yazarı demek geçiyor içimden hep. Ama şair diye geçiyor adı her yerde. Kalitenin bir parça düşmüş olması, biraz da çok yazmaktan kaynaklanıyor. Beş yüz civarında şiiri var çünkü şairin. Konuyu eleştirmenlere bırakmak en iyisi. 😊
Ayşe okurunun profil resmi
Haklısınız. Ben şiirde ahlak aradım demiyorum zaten. Sadece isim fazlalıkların baş döndürdürdüğünü ve birbirinden bağımsız konuların üst üste verilmesinin yersiz olduğunu belirttim. Yoksa birden fazla kadın için yazan şairlerin örneklerini çoğaltabiliriz. :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.