Müslüman kadınlardan biri, Yahudi çarşısındaki kuyumcu dükkanının önünde oturup, birşeyler almaktaydı. Yahudi gençlerse onunla alay etmeye ve onu yermeye başladılar. Onun örtüsünü çıkarmak istediklerinde kadın direnmeye başladı. Yahudilerden biri, Müslüman kadın farkına varmadan eteğini sırtına iğneledi. Kadın yerinden kalkınca örtülü olmadığını hissedip, haykırarak Müslümanları yardıma çağırdı. Yahudilerce kadının etrafında toplanıp, sarkıntılık yapıp, kahkahayla gülüyorlardı. Müslümanlardan biri varıp, dükkancı Yahudiyi öldürdü. Yahudiler de Müslümanı öldürünce Medine ayaklandı. Muhammed ise onları çarşıda toplayıp, şöyle dedi: "Ey Yahudi halkı, Allah'ın Kureyş'e gönderdiği kara beladan sakının ve islam'a gelin (Müslüman olun), siz benim mürsel Peygamber olduğumu biliyorsunuz, bunu kitabınızda ve Allah'ın sizinle ahitleri arasında bulabilirsiniz." Onlar da şöyle cevap verdiler: "Ey Muhammed, senin ümmetin olacağımızı sanıyorsun, gururlanma! Sen, savaşı iyi bilmeyen bir grupla karşılaşıp, bir fırsat kolladın. Allah'a andolsun biz seninle savaşırsak, nasıl bir halk olduğumuzu anlarsın.