Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

HARF DEVRİMİ VE DİL İLE KÖLELEŞTİRME
Aslında tüm aydınları rahatsız eden bir mesele vardı: İş kısa zamanda çığırından çıkmış, dilde tasfiyecilik hareketine dönüşmüştü. Lügat Komisyonu, yabancı saydığı her kelimeyi atıyordu. Aslında durumdan Atatürk de rahatsız olmuş, Falih Rıfkı Atay'a "Dili bir çıkmaza saplamışız ama bu çıkmazdan yine ben çıkaracağım." demişti.60 Harf ve Dil Devrimiyle beraber Osmanlı Türkçesinde yer alan Arapça, Farsça kökenli ne kadar kelime varsa dilden atılmış yerlerine ise başta Moğolca, Soğdca ve ne idiği belirsiz kelimeler alınmıştır. Artık Türkçe diye bir dil kalmamıştır. Hiç kimsenin anlamadığı saçma sapan uyduruk bir dil yaratılmaya çalışıyordu. Kâtip, betimen; takvim, çağbeti; iddianame, sevbeti; vasiyetname, tutsubeti; heykel, kurçaki; üstad, önilt; işgal, tutav; kanun, coşuk; kaymakam, oturak; anne, doğurgaç; baba, doğurtaç; belediye, uray; mebus, saylav; sanat, dorut gibi binlerce saçmalık! Merhaba, kazıklarız; iyi misin, kazıksız bi; kız mektebi, kancık okulu gibi karşılıklar bulunuldu. Daha sonra saçmalama daha da arttı. Sigara; dumansal tüttürgeç, tren; arkadan ittirmeli üstten tüttürmeli götürgeç, otobüs; çok oturgaçlı götürgeç, hostes; gök götürü konuksal avrat, yumurta; tavuksal firlangaç, lokanta; toplumsal otlangaç. 60,Tufan Gündüz, Büyük Olayların Kisa Tarihi 2, Yeditepe Yayınları, 2016 İstanbul, s.90-91
Sayfa 168Kitabı okudu
·
42 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.