Dehşet vericiydi! Bir solukta okudum. Tamamen spoilerden oluşan bu yazı yazdım, affedersiniz Lütfen romanı okuduysanız devam ediniz, okumadıysanız bir an önce başlayınız Kitabın başlar başlamaz boynu kırılarak ölen o kız ile dehşete düştüm, ancak bu kadarla bitmedi tabii... Yeşim öğretmenin Nezih belası, geride kalan Nazenin'in başına geleceklerini bilme endişesi ile okudum.. Derda'nın annesinin kızına ettiği kötülüğün(ki insanın annesi bile kötü davranıyorsa, kimseden iyilik beklenmeyeceğini hep düşünmüşümdür) devamının gelişiyle, hayatını Bezir mazoşisti ile birleştirmesi ve ilk gecelerini dehşet içinde okudum. Komşu Stanley'den yardım talebi umudumu artırırken Stanley'in tamamen yanlış anlaması, Derda'nın Stanley, Mitch ve Steven üçlüsünün kraliçesi olmasına şaşırırken ne tesadüf ki kara çarşaf hayranı Steven'de Stanley'in babası çıktı.. Steven şerefsizi yüzünden eroine bulaşması sonra eroin parası için başına gelenler.. 52 sayısından nefret ettim, o hainlik nasıl unutulur ki.... Öz babasının Regaip'in çıkması ve az kalsın ki olacak olanlar.. şoklar içerisinde okudum.... İyi ki sonunda polislerin eline düştü, eroin tedavi sürecine girdi. Anne'nin bir melek gibi hayatına girip, mezun olduğunu hatta mezunlar arasında ilk 5'e girdiğini görmek gözlerimi yaşarttı Ve sonra, Derda ile tekrar başladı kalp atışlarım. Annesine yaptıkları, tek kelime ile dehşetti.. Hele sonrasında boşuna olduğunu fark ettiği an... Oğuz Atay okumak istedim.. bütün kitaplarını okumak istiyorum hatta Sonunu ise hiç beklemediğim şekilde bağlamıştı. Derda ve Derdâ buluşması en sevdiğim bölüm oldu. Birlikte 40 yıl geçirmeleri ve birlikte *FOLLİA* dinleyerek ölmeleri.. Daha iyi bir son olamazdı sanıyorum ki

AzHakan Günday · Doğan Kitap · 201921,5bin okunma

·

56 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Derya