"Öldürmeyi, öldürtmeyi düşünemezdi. Çünkü düşünmezdi. Çünkü baskıya karşı çıkmamak üzere yetiştirilmişti. Bilmiyordu başkaldırabileceğini; baskıyı, zorbalığı yaşamın doğal bir öğesi bellemişti..." Asılacak Kadın, benim için okuması en zor olan kitaplardan birisiydi. Zorluğun sebebi ise ne yazım dili ne de anlaşılma zorluğuydu. Aksine anlamak o kadar kolaydı ki keşke bazı şeyleri bu kadar kolay anlayamasaydım. Döneminin kadına bakış açısını (her ne kadar o dönemi anlatsa da hala böyle bir zihniyetle karşı karşıyayız) çok güzel ele almış Pınar Kür. Korunmasız, güvencesiz, çaresiz bir kadının sömürülüşünü, ezilişini, eziliş karşısında sesini dahi çıkaramayışının hikayesini okuyoruz. Tabi bu duruma sadece 'hikaye' demek doğru olmaz. Çünkü aynı zamanda gerçek bir olaya dayanıyor. Kadının en alt yapıdan en üst yapı yapıya kadar sömürülmesi, suçlu ilan edilmesi, sözlerinin ve hatta söylemediklerinin bile suç kabul edilmesi yetmezmiş gibi karşısında suçlu konumda bulunan erkeklerin ise aklanmaya, suçlarının hafifletilmeye çalışmasını okuyoruz. Bu kitabı okumaya başlamamın en büyük nedeni kitabın bir dönem yasaklanmış olmasıydı. Savcı kitabın 'yalnızca cinsel tahrik amacıyla' yazıldığını iddia etmiş. Üzücü olan şu ki kitabı okuyup da oradaki acıları gören bir insanın buna cinsel tahrik demesi imkansız. Böyle bir çıkarım yapabilmek için çürümüş bir zihniyete sahip olmak gerekir ki zaten bu kitap da tam olarak o çürümüş zihniyetin karşısında durmak amacıyla yazılmış. Aynı zamanda yaşanmış bir olayın kaleme alınıp okuyucuya açıkça aktarılmasından rahatsızlık duyulması ise tamamen politiktir. İnanıyorum ki bu zihniyetin kırıntılarından da bir gün kurtulacağız.

Asılacak KadınPınar Kür · Can Yayınları · 20184,947 okunma

·

20 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

laluna