Büyü değmiş bir vücutta akıldan çıkmayan bir şey vardır. Çoğu insan ilk önce kokuyu fark etmişti: Çürümenin yaydığı kokuşmuşluk değil de burunlarına dolan boğucu bir tatlılık, dillerinde hissettikleri keskin bir tattı bu. Çok az kişi ise havada bir karıncalanma hissetti. Cesedin derisinde kalan aurayı. Sanki büyü hâlâ bir şekilde oradaydı, izliyor ve bekliyordu.