Gönderi

Şilan yorumladı.
·
Puan vermedi
Tolstoy bunu nasıl başarıyor bilmiyorum. Yani karakterleri bu kadar şeffaf tasvir etmeyi. İvan İlyiç’in ölümü ile başlıyor eser. Arkasında ağlak suratlar ve yaşlı gözler. Fakat kimisi ivan’ın boşalan koltuğuna kimin geçeceğini düşünüyor, kimisi de eşine yapmak zorunda olduğu nezaket taziyesinin can sıkıcılığını. Eşi çoktan kafasında hesapladığı dul aylığı ile meşgul. Herkesin kafasından geçen ortak şeyse neyse ki ölenin kendileri olmadığı. İliklerine kadar görebileceğimiz, ki belki hiç görmek istemeyeceğimiz, şeffaflıkta insanlarla dolu bir cenazede başlıyor öykü ve İvanın iç dünyasına dönüyor sonra. Adım adım ölüme yaklaşan bir adamın iç hesaplaşması. Önce ölümü düşündürüyor, sonra yaşamı. İvan ölüme yaklaştıkça kendi ölümünü düşünüyor insan. İvan ölmeye hazır değil de peki ben hazır mıyım? İvan geçmişini düşündükçe sen de geçmişini düşünüyorsun. İvan yaptığı her şey için değer miydi diyor bakıyorsun sen o soruyu kendine çoktan sormuşsun. Öykünün sonunda kapatıyorsun kitabı. Bakıyorsun, ivanın karısı da sensin, çocuğu da.Arkadaşı da sensin, dostu da. Uşağı da sensin, doktoru da. Peki sen tüm bunları nasıl bildin Tolstoy diyorsun sonra. Sen hangisi oldun en çok? Ölüme giden bir insanın içini nasıl bu kadar iyi tasvir ettin? Tolstoy boşa konuşmaz. Anlatır anlatır, bir sürü ders gizler sözcüklerinin arasına. İvan İlyiç’in ölümü ile bir an ölümü düşündürmek istemiş bize. Bence başarmış. Teşekkürler Tolstoy. Yine eli boş yollamadın beni, sana minnettarım…
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202245,9bin okunma
·
147 görüntüleme
Şilan okurunun profil resmi
Öne Çıkan Yorum
Çok güzel anlattınız Kitabı çok merak ettim :)
Ayşe Sayım okurunun profil resmi
Çok kısa 2 saatte okunuyor. Tolstoy’un kalemini seviyorsanız mutlaka okuyun derim:))
1 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.