Sigmund Freud hakkında çok bir şey yazmama gerek yok diye düşünüyorum. Kendi çağında ortaya attığı düşünceler ile sürekli tartışmaya yol açmıştır. Tabuları yıkmak tabi ki kolay olmayacaktır.
Freud’un ortaya attığı kavramların, psikanalitik araştırmalar sayesinde edindiği bulguların hep tartışmaya yol açtığı doğrudur ama Freud kendisini eleştiren meslektaşlarının sayısının çokluğuna, kendisinin fikirlerinin yalanlanmasına aldırış etmeyerek çalışmalarına devam etmiştir. Bu durum onun psikanaliz kuramının babası ve kurucusu olmasını sağlamıştır. Ortaya çıkan tartışmaların özellikle dönemin insanlarının cinsellik konusuna bakış açısını bir nebze de olsa değiştirdiğini inkar edemeyiz ama o dönem de aşılması gereken ahlaki değerlerin, dini baskıların ve yasakların getirdiği duvar kolay aşılamayacak kadar yüksek.
Herkes en azından bir kere aşık olmuştur diye düşünüyorum. Aşk gibi karmaşık ve tarifi bir o kadar zor bir duyguyu tabi ki Freud'un dilinden dinlememek olmazdı. O dönemde bunları kaleme almak gerçekten büyük cesaret istiyordur diye ister istemez düşünüyorsunuz kitabı okurken. Ufak bir kitap olmasına rağmen merak ettiğim çoğu şeyi bana verdi ama anladım ki aşk konusu kurgu dışı kitaplarda tam olarak hissettirilemiyor.
Vadideki Zambak okuyarak da aşkın psikolojisini öğrenebilirsiniz.