Gönderi

Kojève
Seyreden insan, seyrettiği şey tarafından 'emilmiştir' ve 'bilen özne'de, bilinen nesne içinde kendini kaybetmiştir. Seyrediş nesneyi açığa vurur, ama özneyi açığa vurmaz. Bilme ediminde ve edimiyle -ya da daha doğrusu, bilme edimi olarak- kendini, seyredene gösteren şey özne değil nesnedir. Seyrettiği nesneye 'dalıp gitmiş olan' insan, bir istekle; örneğin yeme isteğiyle kendisine gelebilir' ancak. Bir varlığı Ben olarak oluşturan (kuran) ve onu Ben... ' demeye iterek Ben olarak açığaa-vuran, onun (bilinçli) isteğidir. (Hakiki) Bilgide kendisi tarafından kendisine açığaa vurulmuş olan Varlığı, nesneden farklı ve ona 'karşıt' bir özne tarafından, bir 'özneye' açığa-vurulmuş bir nesne haline getiren şey de istektir. İnsan, kendisinin' İsteğinde ve İsteğiyle ve daha doğrusu, İstegi olması bakımından bir Ben olarak, Ben-olmayandan özce farklı ve Ben olmayana radikal olarak karşıt Ben olarak kendini oluşturur ve kendini açığa-vurur. Ben (insansal Ben), bir İsteğin Benidir -ya da- İstek Benidir.
Sayfa 96
·
17 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.