Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

112 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
En iyi adapte olabilendir hayatta kalan...
“Ne en güçlü olan tür hayatta kalır, ne de en zeki olan; değişime en iyi adapte olabilendir hayatta kalan” demiş Charles Darwin , evrimle ilgili en meşhur kavramlardan birisidir bu söz. Canlıların uyum başarısının zamanla artmasını sağlayan bir doğa kanunu gibi. İşte kitabımızın kahramanı olan karışık ırklı, karışık ruhlu bir köpeğin (buck) evcil sakin bir hayattan vahşi doğaya geçişini sanki bir günlük tutmuşçasına bir köpeğin gözünden onun doğasına dair ruhunun derinliklerini ve insan ruhunun açmazlarını detaylı bir şekilde şaşılacak bir ustalıkla anlatmış. Jack London’ın 1903 yılında yayınlanan, hayvan, doğa ve insan ilişkisi hakkında evrensel ve değişmez mesajlar taşıyan bu kitabı, hatta filmi dair çekilmiş olan bu hikaye ile insanların doğa ve hayvan ile ilgili sorunlu bakış açısını düzeltme amacı taşıyor bana göre hala da günümüzde bu tarz filmler çekildiğine göre pek de düzelme olmadığını söyleyebiliriz. Buck iri bir cüsseye sahip 70 kg ağırlığında bir köpek olarak gücünün farkında olmayan sakin bir hayat sürdüğü Kaliforniya’nın Santa Clara eyaletinden Alaskaya olan yolculuğu ile birlikte asıl benliğini bulmasına rehberlik eden içsel yolculuğunu anlatıyor. Bir yargıcın ailesinin köpeği olan Buck, ceza olarak evin bahçesinde geceyi geçirirken kaçırılıyor ve kendisini aniden daha önce hiç tanışmadığı bir coğrafyada, Alaska’da buluyor. 1896 yılında, Kanada’nın Alaska ile sınırında yer alan Yukon bölgesinde önemli miktarda altın bulunması sonucu herkesin bu bölgeye büyük bir açlıkla yöneldiği “Altına Hücum” diye adlandırılan dönemde daha önce kar ile tanışmamış ev köpeği Buck, mal gibi satılarak bir çok sahip değişikliği ile bir süre kızak köpeği olarak çalışıyor. İyi ve kötüyü öğreniyor bazı insanlar iyi bir dost gibi olurken bazıları tarafından eziyet görüyor. Hayvanların kendi arasındaki iktidar hırsını, dayanışma ve vicdan duygusunu da iyi ifade ettiğini düşünüyorum yazarın. Bir süre sonra John Thornton ile tanışıyor ve insanlık tarafından hayal kırıklığına uğratılmış bu ikilinin, medeniyetten uzaklaşarak doğaya yöneldiği yolculukları başlıyor. insanoğluna sadık kalmak ve doğaya kaçmak arasında gelgitler yaşıyor fakat sonuna kadar da John’un yanında kalarak özgürlüğü, gerçek sevgiyi, bağlılığı hissediyor. Aslında (Buck)köpeği çağıran vahşet değil doğanın çağrısı, yabanın çağrısı ama vahşet değil bana göre. Biz insanlara fazla yırtıcı, korkutucu gelen hayvanların doğal yaşam alanlarında doğanın kanunu olan bir durum oysa.bu; güçlünün güçsüzü yenmek zorunda olduğu, ya yaşarsın ya ölürsün şeklinde bir yolculuk ve güzel bir değişim hikayesi bence! Diğer Jack London kitapları gibi akıcı, usta bir kalemden okunası bir kitap bence. İnsanı, doğayı ve hayvanları sevdirecek tarzda… Keyifli okumalar…
Vahşetin Çağrısı
Vahşetin ÇağrısıJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202332,1bin okunma
··
1 artı 1'leme
·
4.396 görüntüleme
Dağlar okurunun profil resmi
Emeğine sağlık canımcm 😍😍👏🏼her zaman ki gibi çok güzel 😍✌🏼📚
Madam bovary okurunun profil resmi
Dağlar
Dağlar
sağol canım 🙏
Alp Akay okurunun profil resmi
Madam bovary
Madam bovary
döktürmüşsün yine, eline emeğine sağlık
Madam bovary okurunun profil resmi
🙏🏻Teşekkürler
cemo okurunun profil resmi
Klasik yazar tanımına uymayan bir yazar Jack London... kaleminize sağlık efendim bizimle buluşturduğunuz için 🌼
İkaros okurunun profil resmi
ellerinize sağlık , çok akıcı bir inceleme olmuş .
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.