Oğlak Dönencesinde Miller, aynayı sadece kendine değil, tüm insanlığa tutar ve yoğun bir esrime ihtiyacıyla geçmişe ve geleceğe
dalar. Yazarın sözünü sakınmadan, olanca dürüstlüğüyle kaleme aldığı bu metin, belki saklı kalması gerekenlerin altını çizdiğin den, belki Amerikan ideallerini sertçe eleştirdiğinden, belki de insanın en temel dürtülerinden biri olan arayışı bunca çıplaklığı ve aciliyetiyle resmettiğinden tehlikeli bulunmuş, Miller’ın çizdiği ‘büyük resim' görmezden gelinerek kitabın müstehcenliği tartışmaya açılmıştır. Ülkesindeki mahkeme sürecinin yirmi yılı aştığı düşünülürse, günümüzün çağdaş klasiklerinden sayılan bu kitaba açılan savaşın boyutlarının kavranması mümkün olabilir.