Gönderi

60 syf.
·
Puan vermedi
......... Niçin doğruyla yanlışı,gerçekle yalanı,bilimsel olanla olmayanı Zihnimizde kolayca ayırabiliyorken,yaşamınızda aynı işlemi o denli kolaylıkla gerçekleştiremiyoruz? Şu ikisinden hangisini yeğleriz:düşünceyi mi inancı mı? Yanıtlar ne yolda belirlenim kazanırsa kazansın,gerçekte sonuç hiç değişmez: insanlar zihinlerinde belki düşünceyi yaşamlarında daima inancı seçerler,üstelik bilinçleriyle değil bilinçdışlarıyla.Ussal seçimler yapmak kolaydır ama ussal davranmak zordur,tıpkı sigara içen doktorlar ya da tüm içtenlikleriyle Dindarca yaşamaya çalıştıkları halde bir türlü günahtan kaçınamayanlar gibi. Böyleleri,seçimlerinden hiç değilse bilinç düzeyinde kuşku duymadıkları halde,onları eylemlerine yeterince yansıtmadıklarını itiraf etmekten çekinmeyeceklerdir.İtiraf da nihayet dinsel bir edim değil mi? Hristiyanlar genellikle itiraf ederler müslümanlar tevbe.İkisi de sözeldir,ikisi de günah sözcüğü ile eşleşmeksizin anlaşılmaz,çünkü günah eylemin kendisidir,itiraf ve tevbe eylemin bilinçte aklanışı.Yaptım ama bir daha asla yapmam! Yaparız ve kendimizi bağışlamaktan da vazgeçmeyiz../ Dücane Cündioğlu/ot dergi temmuz 2017
OT Dergi Sayı: 53
OT Dergi Sayı: 53Ot Dergisi · Medu Yayıncılık · 2017124 okunma
·
34 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.