Gönderi

Eski edebiyatımızı sevenlere gelsin
haydi uç da gel takılma artık ne buna ne şuna tetik düşer de gönlümden yol görünür kurşuna resmedip bir kaş ile gözü et ile deriye çizip çizip yar diye severiz hep boşu boşuna sultanındım gönlünde her yana dört yöne şimdi gedan oldum bak şu feleğin işine seni gördüm ya yetmez mi bana bu kadar ömür bilirim çok yaşamaz hilal diyen senin kaşına keşki benim olsaydı elinden damlayan kan uzatır boynunu cümle alem senin kılıç vuruşuna son bir mevsim gibi gelse ölüm kapıma hemen bir çift sözüm olsa senin kahreden bakışına yoksa ellerimde çiçekler açar keşke gülsen oturur ağlarım dört mevsim yüzün yıkışına aldılar beni senden ben dahi ben olmaz iken durmasın ağlasın vursun felek vursun döşüne kim demiş sana hep gülsün diye hiç bilmeden benzersin yine de canımın tenden çıkışına
·
13 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.