David neredeyse kayıtsız bir şekilde başıyla onayladı, ardından çarşambaya kadar çalışmayacağımı hatırlatıp odadan çıktı ve beni hiçlikle baş başa bıraktı. Botlarımı ararken midemdeki rahatsızlık hissinin hâlâ dinmediğini fark ettim. David’in diğer departmanlarla irtibat kuracağını söylemesi bile beni sakinleştirmemişti.
Asıl önemlisi, botlarımı yatağımın yanındaki küçük sehpanın altında bulduğum sırada, David’in Kadimlerin ortalıkta dolaşıyor olması ihtimali konusunda pek de endişeli görünmediği düşüncesini üzerimden atamamamdı. Oysaki bu, çok daha büyük bir şeyin başlangıcıydı.