Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Siyasetname
Ömer, şöyle demeyi çok isterdi: — Seninle Hasan'ın nice ortak yönleriniz var! Bir davayı benimseyecek olursanız— ki o ister bir İmparatorluk kurmak, ister İmam'ı hükümdar kılmak olsun— sonuç elde etmek için öldürmeyeceğiniz adam yoktur. Oysa benim için ölümle sonuçlanacak her dava, dava olmaktan çıkar. İstediği kadar güzel olsun, benim gözümde çirkinleşir, değersizleşir, bayağılaşır. Ömer haykırmak istedi ama kendini tuttu, arkadaşını kaderi ile baş başa bırakmayı yeğledi. Bu korkunç geceden sonra Nizam kaderine razı oldu. Artık var olmayacağı düşüncesine alışmıştı. Devlet işlerinden uzaklaşmış, Siyasetname adını verdiği kitabına kendini vermişti. Bu, dört yüz yıl sonra Batı için Machiavelli'nin Prens adlı eseri ne ise, Müslüman Doğu için aynı paralelde, yönetme sanatı ile ilgili eşsiz bir yapıttı. Ancak ikisi arasında önemli bir fark vardı: Prens, siyasette düş kırıklığına uğramış, iktidardan yoksun kalmış bir adamın eseriydi, oysa Siyasetname, İmparatorluk kurmuş bir insanın eşi olmayan deneyiminin meyvesi idi.
Sayfa 122
·
140 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.