Bu romanda Schmitt, sınırları aşan ve ruha dokunan bir duygu dokusu örüyor. Hikayenin merkezinde, Paris'te yaşayan Çinli bir göçmen olan Madam Ming var. Başlık, biyolojik çocuklarına değil, yoluna çıkan çeşitli bireylerle kurduğu derin bağlantılara atıfta bulunuyor. Schmitt, Madam Ming'in bilgeliğinin merceğinden ailenin, kimliğin ve insan bağlantılarının dönüştürücü gücünün karmaşıklığını araştırıyor. Anlatı, Bay Pyle adında bir Fransız'ın Madam Ming'in dil hizmetlerini aramasıyla ortaya çıkıyor. Dersleri ilerledikçe, sadece dilin inceliklerini değil, aynı zamanda hepimizi birbirine bağlayan ortak iplikleri de ortaya çıkaran ince bir kültürel değişim dansı gerçekleşiyor. Madam Ming, geleneksel anlamda değil, bir rehber, sırdaş ve derin bir anlayış kaynağı olarak taşıyıcı anne olur. Schmitt'in düzyazısı hem lirik hem de içe dönüktür, Paris'in canlı duvar halısının ve Madam Ming'in düşüncelerinin daha sessiz, daha düşünceli dünyasının canlı bir resmini çizer. Her biri kendine özgü bir geçmişe ve mücadeleye sahip on karakter, insan deneyiminin zengin bir mozaiğini yaratarak güzel bir şekilde ete kemiğe bürünmüştür. Roman, okuyucuları ailenin doğası üzerine düşünmeye, önyargılı kavramlara meydan okumaya ve başkalarıyla olan bağlantılarımızın akrabalığın anlamını yeniden tanımlayabileceği fikrini kutlamaya davet ediyor. Schmitt'in aşkı, kültürel anlayışı ve alışılmadık ailelerin güzelliğini keşfetmesi, bu romanı çağdaş edebiyata zamansız ve iç açıcı bir katkı haline getiriyor. Kültürel sınırları aşan ve ortak insanlığımızın özüne dokunan bir anlatı arayanlar için Schmitt'in eseri mutlaka okunmalı.

Bayan Ming'in Hiç Olmayan On ÇocuğuEric Emmanuel Schmitt · Doğan Kitap · 20202,062 okunma

·

52 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Aslı Yirsutimur