Gönderi

Ben evlilik için yaratılmamışım. En büyük talihsizliğim bunu çok geç anlamam. • Malthus’u okudun mu? Ona göre Homo Sapiens’in trajedisi, yaşama şansı en az olanların çok fazla üremeleridir. - Ah Grogan, hayatımın ne kadar berbat durumda olduğunu bilseydiniz.. Ne kadar boş.. Ne kadar faydasız. Hiçbir ahlaki amacım yok, hiçbir şeye karşı kendimi sorumlu hissetmiyorum. • İnsanın böyle düşünebilmesi için, zihninin biraz çarpık olması lazım. - Evet, sanırım öyle. Ama unutmayın, çarpık bir zihin, kötü niyetli bir zihin değildir. Bu gibi durumlarda umutsuzluğu bir hastalık gibi görmelisiniz. Zihinsel yetilerime kolera ya da tifo bulaşmış gibi mesela. Bunu böyle düşünün. Aniden sular çekilince amonitler ortada kalmıştı, doksan milyon yıl öncesinden bir mikro kıyamet. Kara bir şimşeğin ışığı altında, bütün hayatın parelel olduğu birden içine doğdu: Evrim, mükemmelliğe doğru yükselen dikey bir şey değildi, yataydı. Zaman bir aptallıktan ibaretti; varoluşun tarihi yoktu, hep şimdiydi, hep aynı şeytani makineye kısılıp kalmaktı. Gerçekliği kapatmak için insanlığın diktiği bütün o rengarenk perdeler: Tarih, din, görev, mevki; hepsi yanılsamaydı, dumanlı kafayla hayal edilen şeyler. Ama uyanık olduğunun farkındaydı. Kendi kendine bir şeyler yapmalıyım, harekete geçmeliyim deyip duruyordu. Zayıflığı yüzünden büyük bir öfkeye kapıldı - kuraklığa kurban gitmiş bir amonit olmadığını, etrafını saran karanlık bulutları dağıtabileceğini göstermek için bir şeyler yapmaya kararlıydı. Biriyle konuşmalı, içini dökmeliydi. Tek bir sebebi hepimiz paylaşırız: Bu dünya kadar gerçek ama ondan farklı dünyalar yaratmak. Bu yüzden plan yapamayız. Dünyanın bir makine değil, bir organizma olduğunu biliriz. Akıllıca yaratılmış bir dünyanın onu yaratandan bağımsız olması gerektiğini de biliriz. Planlanmış bir dünya, planlandığını iyice açık eden bir dünya, ölü bir dünyadır. Karakterimiz ve olaylarımız ancak bize karşı çıkmaya başladıklarında canlanır. Yoksa yanılsamayı münasebetsizce bozdum mu? Kendi geçmişinizin bile tam olarak gerçek olduğunu düşünemezsiniz. Onu giydirir, kusurlarını düzeltirsiniz. Hepimiz gerçeklikten kaçarız. Bu Homo Sapiens’in temel tanımdır. * Fowles
6 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.