"Gerçek huzuru hiçbir yerde bulamadım."
Siz de gerçek huzuru bulamayanlardan mısınız? O huzuru bulabileceğiniz bir yer biliyorum: Samoa Adaları. Arkadaşlar, bu incelemeye yorum yapıp paylaşanların içinden bir kişiye Samoa Adaları'na gidiş bileti hediye edeceğim. ŞAKA ŞAKA :) İncelemeye yorum yapmanız veya paylaşmanıza gerek yok ama bu kitabı mutlaka okumalısınız kitap dostlarım. Sonra Samoa Adası'na gidiş için herkes biletlerini kendisi temin edecektir, hiç hayali olmayan insanların bile artık hayallerini süsleyecek bir yer olacaktır diye düşünüyorum.
Peki neresi bu Samoa Adaları ve kitapla ne ilgisi var?
Samoa Adaları, Güney Pasifik Okyanusu'nda yer alan adalar takımıdır. Kitapta bu adalarda yaşayan yerli halkın yaşam tarzı ile beyaz adamın yani bizim yaşam tarzımız karşılaştırılıyor. Ancak bu kesinlikle basit bir karşılaştırma değil. Gerçeklerin yüzümüze tokat gibi çarptığı bir karşılaştırma. Bu kitabı okuyacaksanız hayatınızdaki her şeyi sorgulamaya hazır olun derim. Fakat bu sizi korkutmasın, farklı bir dünya olabileceğini de bilmek güzeldir. Bu kitapta da dünya üzerinde farklı bir dünya olabileceğini görüyoruz. Bizim dünyamızda en özgür görünenlerimizin bile omzunda taşıdığı sorumlulukları, görünmeyen parmaklıkları var... Para, ev, eşya, giyim, eğitim, meslek, zaman, düşünmek gibi... Bu kitap bu konular üzerine beyazların nasıl bir koşuşturmaca ile zamanını harcadığını anlatıyor. İnceleme sonuna konularla ilgili alıntı ekleyeceğim.
Kitap nasıl ortaya çıkmış ve ismi nereden gelmiştir?
Göğü Delen Adam kitabında, yazar 
Erich Scheurmann Samoa Adası'na gittiğinde oradaki bir kabile reisi Tuiavii ile tanışır. Bu kabile reisinin adaya gelen Avrupalı misyonerler ile ilgili düşüncelerini anlattığı notları Almancaya çevirir ve bir kitap haline getirir. Bu kitap bir nevi derlemedir diyebiliriz.
Kitabın orijinal adı Der Papalagi'dir. İsmi ile ilgili kitapta geçen şu açıklamayı ekleyeyim:
"Papalagi denince beyazlar ya da yabancılar anlaşılır. Ama sözcüğü sözcüğüne çevrilirse göğü delen anlamına gelir.
Samoa'ya ilk misyoner bir yelkenliyle gelmişti.
Yerliler bu beyaz yelkenliyi ufukta bir
delik olarak gördüler, beyaz adamın
içinden çıkıp kendilerine geldiği bir
delik. O, göğü delip geçmişti." S:2
"Beyaz adamın gerçek tanrısı, kendisinin "para" adını taktığı yuvarlak metal ve ağır kâğıttan başka bir şey değildir." S:44
"Eğer insan çok fazla "şey"e gereksinim duyuyorsa, bu büyük bir yoksulluğun göstergesidir." S:58
"Zaman hiç yetmiyor!" "Zaman dört nala kalkmış bir kır at gibi koşuyor!" "Biraz daha zamanım olsa!" Böyle sızlanır durur beyaz adam. S:67
"Nerede ki birileri her şeyi ele geçirir, orada elleri boş kalanlar da mutlaka olur." S:76
"Meslekleri onları uykuya ve ölüme mahkûm ettiğinden kemikleri katılıp hareket edemez olmuş, kasları sevinçlerini yitirmiştir. Meslek, yaşamı yok eden bir Aitu'dur. İnsanların kulağına güzel şeyler fısıldayan, ama bedenindeki kanı içen bir Aitu." S:97 (Aitu:Şeytan )
"Ölü olmadıkları halde, yaşamaz onlar. Düşünme hastalığı galebe çalmıştır." S:116
Son olarak da Papalagi için şunları söylüyor:
"Ama, o, başkaları aydınlansın diye ışığı elinin ucunda tutuyor. Kendisi, kendi bedeni ise karanlığın içinde. Işığı elinde tuttuğu için, ağzından Tanrı'nın adını düşürmemesine rağmen yüreği Tanrı'nın uzağında." S:126
Beyazların bir dine çağırmak için adaya geldiklerini iddia etmelerine rağmen aslında kendilerinin o dine yürekten inanmayıp para, eşya gibi putlara taptığını, sürekli zaman kazanmaya çalışırken ve zamanın yetmediğinden yakınırken sevmedikleri istemedikleri şeyleri yaparken yapmak istediklerini yapamadıklarını aslında yaşamı kaçırdıklarını anlatıyor.
Kitap şiddetle tavsiye edeceğim kitaplar arasındaki yerini aldı. Mutlaka okuyun okutun kitap dostlarım. Çünkü:
"Bizim içimizde küllenmiş olan duygularımızı yeniden canlandırmayı da öğrenmemiz gerek." S:7
··
4 artı 1'leme
·1.671 görüntüleme
Bu kadar az sayfası olan bir kitap insanı nasıl bu kadar etkileyebilir? Tutunamayanlar'dan sonra kısa bir kitap okuyup geçeyim dinleneyim demiştim ama durum hiç öyle olmadı...
Bu yorum görüntülenemiyor
Benimde çok merak ettiğim kitaplardan biri. Kütüphanemde var, en kısa zamanda okumak istiyorum, yorumunuz tabiri caizse iştahımı kabarttı ☺ emeklerinize sağlık 🥰📚🌸
Çok teşekkür ederim, umarım en kısa zamanda okursunuz düşüncelerinizi merak ediyorum 🌼📚🥰
Yıllardır kütüphanemde sessiz, sakin, kendi halinde duran bir kitabımdı . Bu değerli incelemenizden sonra sessizliği son bulacak. Teşekkürler.
Rica ederim, değerli yorumunuz için ben de teşekkür ederim 🙏🥰 Umarım siz de beğenerek okursunuz😇🌼
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.