Gönderi

Modern olmaya çalışan az gelişmiş ülkeler, modernliğin önce dış görünüşüyle ilgileniyor. Sadelik, alçakgönüllülük, kendinle alay edebilmek gibi özellikler bizim kültürde hiçbir zaman bir üst değer olamamıştır. Böbürlenmek, şişinmek, öğünmek her zaman daha çok onay görmüştür. Az gelişmiş ülkelere has çifte standardın en somut göstergelerinden biri de, kendi ülkesinde aşağılanan bir davranışı, bir batılı yaptığında bu davranışa hemen hayran olunmasıdır. Geçtiğimiz yılların birinde İstanbul Film Festivali ödül töreninde, bir sürü kravatlı Türk arasında, kolları sıvanmış soluk kazağı ve eski kadife pantolonuyla John Berger sahneye çıktığında bütün yorumlar aynen şöyleydi: "Ne rahat adam!" Bu ülkede kravata, smokine ya da o tip giyime yüklenen anlam, beni bu tarz giyimden ve onun temsil ettiği hemen her şeyden yıllar önce soğuttu. Cannes Film Festivali'ne gittiğimde smokin giymek zorunda kalmıştım ama doğrusu kendimi maymun gibi hissetmiştim. Oscar ve Cannes'da smokin zorunlu ama bu duruma tepki göstermeyenler de yok değil. Benim gittiğim yıl Cannes'da, En İyi Yönetmen ödülünü alan Protesto filmi ekibi smokin giymeme konusundaki isteklerini dayatarak festival yönetimine rest çekmiş, sonuçta gömlek ve kazaklarla sahneye çıkmışlardı. Ve doğrusu bu onlara çok daha inandırıcı bir görünüm kazandırmıştı. -Nuri Bilge Ceylan
Sayfa 35 - Norgunk Yayıncılık
·
58 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.