Herkese merhaba. Bugün çok satan , otuzdan fazla dile çevrilen bir kitaptan bahsedeceğim: İnsanın Anlam Arayışı.
Kitap isminin hakkını vermiş , hayatın anlamının gerekliliği ve bu anlamın neler olabileceği gibi bir sürü konuya değinmiş. Psikolojide tedavi olarak hayatın anlamını ve geleceğe odaklanmayı savunan ‘logoterapi’nin kurucusu Frankl’ın hem bu teoriye nasıl ulaştığı hem teorinin anlam ve katkılarına değinilmiş.
Kitabın başlangıcında zor dönemler yaşayan , üstelik gerçek anlamda zorluklarla sınanan bir doktorun toplama kampında esir düşmesini gerçekçi bir anlatımla okuyoruz. Kitabın büyük çoğunluğu bu kısımdan oluşuyor. İnsanın fiziksel ve psikolojik olarak sınandığı bu kamplardaki esirlere yapılanları okumak beni oldukça etkiledi. Böyle bir durumda hayata tutunmaya çalışan insanın nasıl direnip hayatta kalabileceğini okumuş oldum : geleceği düşünerek her gün umutla uyanmak. Öyle sandığınız gibi basit bir kitap değil, psikiyatr ve nörolog olan Yahudi bir doktorun toplama kampında yaşadıkları ve psikolojiye kattıklarını okuduğumuz için hem psikoloji öğrencilerine hem kişisel gelişim okumayı sevenleri doyuracak bir eser.
Kitabı okurken zorlanmadım, dilinin birçok okuru zorlayacağını düşünmüyorum.
Kitabın yazılma amacı hem ‘logoterapi’yi hem ‘hayata anlam nasıl katılır ?’ sorusuna bir yanıt bulabilmek. Kitabın çok satmasından ve bu kadar popüler olmasından yazarın ve bizlerin de anlayacağı üzere birçok kişi boşluğa düşmüş ve hayatın anlamını aramaktadır. Bu gibi kitaplar çok sattıkça demek ki sağlıklı ve mutlu bir topluma henüz varamamışız demektir. Belki bir gün o mutlu ve üreten toplum oluruz…
Hayatında anlam bulamayan ve sorumluluk bulamayan kişi hayatı ne kadar mutlu yaşar ? Hayatın hep bir anlamı ve sorumluluğu olmalı mı bireylerde ?.. gibi sorular kafamda döndü durdu kitabı okurken.Ve şuna vardım: Hayatta hep bir anlam ve sorumluluk olmak zorunda değil. Ancak olduğu taktirde hayattan alınan keyif ve acın bir anlamı oluşmaktadır. Bu da düşünen ve harekete geçmeyen bir birey değil , eyleme geçen ve üreten bir birey oluşturur. Bu gibi bireylerin toplumda artması avantajımızadır.
“Frankl, Nietzsche’nin şu sözünü anmayı çok seviyor: “Yaşamak için bir neden’i olan kişi, hemen her nasıl’a dayanabilir.” Frankl kamptaki yaşadıklarını anlatırken de Nietzsche’nin bu sözüne değinmişti. Düşününce ne kadar da doğru. Ayrıca bu sözün logoterapiyi güzel açıkladığını düşünmekteyim.
Tutukluların psikolojik olarak üç evreden geçtiğini kitapta okuyoruz. Her evre okura güzel aktarılmıştı. Gerek örneklerle gerek psikolojik bilgilerle. Mesela hissizlik, tepkisizlik yaşadıkları kısımları okurken oldukça etkilenmiştim.Gözleri önünde diğer insanlara eziyet ediliyordu , öldürülüyordu. Tepki veremiyorlardı…
Tutukluların arasından seçilen , gardiyanlardan bir alt rütbede olan Kapo’ların bu kadar zalim oluşu da ilgimi çekmedi değil. İnsanlara elindeki gücü kullanma fırsatı verildiği anda neler yapabileceğini gözlemlemiş oldum. Buna dair İkna’nın Psikolojisi kitabında bir deney okumuştum: Milgram deneyi. Milgram deneyini araştırmanızı , üzerine okuma yapmanızı öneririm. İnsanlar sandığımızdan daha zalim olabiliyor.
Beni bıraksalar sanırım daha da kitabın üzerine konuşurum. Beraber kitap okuduğum arkadaşlarım bilir , kitaplar üzerine konuşurken pek sustuğum görülmez.Neyseki bu kitabı bir arkadaşımla okudum. Bir aksilik olmazsa düzenli beraber kitap okuyup konuşacağımız için de heyecanlıyım. Bu süreçte beraber okuma yaptığım arkadaşıma buradan teşekkür ediyorum. @englishreadingclub_md 
Muhammet DAĞ
Burada yorumumu sonlandırıyorum. Nadiren de olsa güzel kişisel gelişim, psikoloji kitaplarına rastlamak ne güzel ! Kitabın sonunda bizi bir uyarı bekliyor :
Bu nedenle uyanık olalım; iki anlamda uyanık olalım:
Auschwitz’den bu yana insanın ne yapabileceğini biliyoruz.
Hiroşima’dan bu yana da neyin tehlikede olduğunu biliyoruz.
İnsanın Anlam Arayışı 
Viktor E. Frankl
·
105 görüntüleme
Harika bir inceleme yazısı olmuş gerçekten. Değinilmesi gereken her şeye değinmişsin. 😊 Bu kitabı birlikte okumak ve her aşamasını birlikte kısım kısım yorumlamak da çok keyifliydi ve kitabı daha da anlamlı hale getirdi. Bu bağlamda çok teşekkür ederim. Yeni kitaplarda buluşmak üzere… 😊
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.