Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

72 syf.
9/10 puan verdi
Teredüt, Emre Timur’dan okuduğum 3.kitap ancak kendisinin de yayınlamış olduğu ilk novella. İlk tanışmam felsefe türüyle ikincisi ise bir romanı ile olmuştu. Kalemini sevdiğim yazar su gibi akan bu novellasında yine okuyucusunu sorgulamalara itiyor. Bir de diyor ki: “Çöp kutularına fersude inkarlarımızı teptikten sonra, ıstırapla dolu ama gerçek bir oluş, gerçek bir varoluş yaşayalım istedim. Gerçeklerin kanattığı beynime suç ortağı bulmaktı niyetim. Buldum.” Ben de suç ortağı olarak başlıyorum yorumuma. Ama öncelikle bilmeyenler için kitabın kapağındaki ‘Platon’un Mağara Alegorisi’ nden kısaca bahsedeyim. Bir mağarada sadece karşılarındaki duvarı görebilecek şekilde doğuştan zincirli olan 3 adam, sadece bu duvara mağara girişinden yansıyan gölgeleri bilirler. Tek gerçeklikleri budur. Bir gün içlerinden biri kaçmayı başarır ve gerçek dünyayı görür. Gelip diğer iki adama anlatır ancak asla inandıramaz. Artık metaforları anlamak için Google’a bir danışın derim. Kahramanımız isimsiz, evli, dört çocuklu bir Hayat Bilgisi öğretmeni. Severek evlenmemiş, gönülden baba olmamış. 3.evladı, kızı çok hasta, ameliyatı çok para. Öğretmenin maddi imkanı yok. Fakirlik karısı ile arasını iyice açmış. Karısı son münakaşada çok ağır konuşur, öğretmenin onuruna dokunur. Çıkar evden belki düşünmek, belki unutmak için. Kendini bir kıyıdan diğerine 8-9 tur inmeyeceği bir vapura atar. Yine öğretmen gibi vapurdan inmeden turlayan bir sarhoş yanaşır yanına. Başlar derdini anlatmaya. Yeni memuriyetten emekli olmuş, parası olan ancak onu aldatan karısını öldürmeye cesareti olmayan, efkardan içen bir sarhoştur. Öğretmene lazım olan para sarhoşta, sarhoşa lazım olan cesaret öğretmende. Teklif sarhoştan gelir ancak öğretmen tereddütlüdür. Öğretmendir sonuçta yakışır mı? Nasıl katil olur? Ya hasta kızı? Peki kızına şifa olamayan baba mı olur? Anlaşma yapılır, sarhoş öğretmene parasını ve silahını verir, adresine götürür. Gerisi kolaydır. Kolay mıdır? Sarhoşun karısını gören öğretmen karar değiştirir. İşte buradan sonra yine sorgulamalar, tereddütler, alınan kararlar, kurulan tezgahlar, görmezden gelinen değerler, o kararlara örülen kılıflar. Sonrasında daha uygulanırken değiştirilen kararlar, düşünmeden karartılabilen hayatlar, sonra yine o kararlara örülen kılıflar. E be öğretmen, Allah seni bildiği gibi yapsın dedim. Malum hepimizde var olan o değer yargıları. Bir yanda toplumun dayattığı kurallar. Bir yanda yaşanmak istenen bir hayat. Bir yanda mağara duvarındaki gölgeler bir yanda gerçek dünya. Benim kızgınlığım dürüstçe kabullenmemeye, ikiyüzlülüğe. Bu da insanoğlunun gerçeği sanırım. An geliyor öğretmen bandı geri sarıp düşünüyor ve birden bir ışık yanıyor. Bulmacanın parçaları dağılıp bambaşka şekilde tekrar birleşiyor. Doğruyu, onurluyu, etiği sorgularken bir anda karşımıza bir ‘gerçek’ çıkıveriyor. Bu gerçek içimize hem bir parça su serpiyor hem de bu mümkün olabilir mi dedirtiyor. Bu sefer tereddütü yaşayan okuyucu oluyor. Çok severek bir çırpıda okudum. Diğer kitaplarını da okumak için sabırsızlanıyorum. 2024 varoluşçu romanlarla geçecek. Size de tavsiye ederim. Keyifli okumalarınız olsun.
Emre Timur
Emre Timur
Her Ay Okuyanlar Kulübü
Her Ay Okuyanlar Kulübü
Tereddüt
TereddütEmre Timur · Az Kitap · 202341 okunma
··
37 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.