Gönderi

Nakrug'tan..
En başında biliyordum, tüm hissizliklerimi sırtıma vurup efelenirken bu koca yaşlı şişko dünyaya, biliyordum her baharın yaz habercisi olmadığını. Ama bir şeylere inanmanın gerekli olduğunu hissettim yolumun yarısında ve tökezledim ayağım taşa çarptı. Biraz kendimce sızlandım kimsenin haberi olmadı hatta evrende nefes aldığımdan bile kimsenin haberi yok gibiydi, yoksa? Bu ruhsal bir acıydı ve elbetteki nefes alabiliyordum ama fiziksel acılar ruhsal acıları bastırır diyordu tüm felsefe kitapları, o büyük düşünürler yanılmış mıydı yoksa ben cidden yaşama yetilerimi mi kaybetmiştim?
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.