Öğrenciler hukuk dogmatiğinin içini doldurduğu bütün kurum ve kuralları bir yapı olarak, bir biçim olarak, hukukun genel teorisinde zaten öğrenmiş olacaklardır. Figüratif bir ifadeyle, hukukun genel teorisinde öğrenciler bardağın nasıl yapıldığını, biçimini, bardağın yapısını
öğrenecekler; hukuk dogmatiğinde ise bu bardağın içinin neyle doldurulduğunu göreceklerdir. Hukukun yapışım (hukukun genel teorisi) bilmeden bu yapının içinde bulunan kurallar (hukuk dogmatiği) hakkında bilgi sahibi olmak pek mümkün değildir; hatta uygun da değildir. Yapı hakkında fikir sahibi olmadan, tüm dikkatin yapının içine verilmesi, yapının içi hakkında da yanlış bilgiler edinilmesine yol açabilir.
Örneğin bir deponun çatısının yağmura ve sıcağa karşı ne derece etkili olduğunu bilmeden, o deponun içinde hangi tür maddenin saklanmasının uygun olacağına isabetli olarak karar verilemez. Güneşe ve sıcağa karşı korunaklı olmayan bir depoda, sırf bu deponun iç hacmine bakılarak şeftali saklanması durumunda yanlış bir karar verilmiş olur. Görüldüğü gibi içeriksel bir bakış açısı tek başına yetersizdir.